Kesinlikle, beni diğerlerinden ayıran bir sesim ve bir yüzüm var, – | Open Subtitles | بالتأكيد ، لدي وجه وصوت للتمييز نفسي عن الاخرين |
Dur bakalım! Gerçek bir yüzüm var. Bunu yapabilir misin? | Open Subtitles | انتظر ، انا لدي وجه مكشوف هل يمكنك فعل هذا ؟ |
Yumuşacık bir yüzüm var, böylelikle kocaların gözlerini pek korkutmuyorum. | Open Subtitles | لدي وجه ناعم لذا ليس لدي أرهاب من الأزواج |
bir yüzüm var. Yüzümü görebiliyor musunuz? | TED | لدي وجه. هل ترون وجهي؟ |
Sıradan bir yüzüm var herhalde. | Open Subtitles | الأمر هو أن لديّ وجه مشابه للكثير. |
Lütfen. Bak hoş bir yüzüm var. | Open Subtitles | من فضلك, لدي وجه جميل |
Öyle. Güzel bir yüzüm var. | Open Subtitles | بالفعل، لدي وجه لطيف |
- Herkes baksın, güzel bir yüzüm var, | Open Subtitles | الجميع ينظر، لدي وجه لطيف |
Benim karakterli bir yüzüm var. | Open Subtitles | لدي وجه لشخصيات كثيرة |
Evet, çok bilindik bir yüzüm var | Open Subtitles | أجل، لدي وجه مألوف |
Çok dürüst bir yüzüm var. | Open Subtitles | إن لدي وجه صادق جدًا |
Dürüst bir yüzüm var. | Open Subtitles | لدي وجه أمين |
Temiz bir yüzüm var. | Open Subtitles | لدي وجه جميل |
Güven veren bir yüzüm var. | Open Subtitles | لدي وجه ثقة |