| Konuşmam bir okyanus ve bir yüzyıl tarafından ayrılan kelime ustalarından alıntılarla başladım. | TED | لقد بدأت حديثي مع اقتباسات من أدباء ملهمين كان يفصلهم البحر و قرن كامل من الزمن. |
| Gerçekten de eğer bir yüzyıl önceki insanları bugünün değerleri ile ölçeklerseniz ortalama I.Q'ları 70 çıkardı. | TED | بالفعل، لو قمت بامتحان الأشخاص الذين عاشوا منذ قرن مستعملا المعايير الحالية، سيكون لديهم متوسط ذكاء 70. |
| Fizikçiler ve kimyagerler neredeyse bir yüzyıl geçirdiler bu tuhaflığa alışmak için. | TED | لقد أمضى علماء الفيزياء والكيمياء ما يقرب من قرن من الزمان محاولين الإعتياد على هذه الغرابة. |
| Kaldıracın ikinci kolu: Aslında, insanlık tarıma dayalı açlık sorununu bir yüzyıl önce çözdü. | TED | العتلة رقم إثنان: وجد البشر حل لفقر الزراعة منذ قرن. |
| Doğal hayatı korumanın öncelikler arasında olmadığı Çin'deki eşi görülmemiş değişimden bir yüzyıl sonra şimdi yeni bir yönelişin işaretleri görülüyor. | Open Subtitles | بعد قرن تغيير في الصين لم يسبق له مثيل ، خلالها حماية البيئية ليس له أولوية، هناك الآن إشارات في إتجاه جديد. |
| bir yüzyıl içerisinde bilinen bütün dünyaları ele geçirdi. | Open Subtitles | أخضعوا معظم بلدان العالم المعروفة فى قرن واحد |
| Yani 1893 senesinde bir roket yapıp dünyayı bir yüzyıl boyunca kötü İngiliz yemekleri yemekten mi kurtardın? | Open Subtitles | إذاً قد صنعتِ صاروخاً في سنة 1893 و أنقدتِ العالم من قرن من الطبخ الانجليزي السيئ؟ |
| Bıçaklar, kılıçlar, mızraklar, kazıklar metal bir kutuda geçen bir yüzyıl. | Open Subtitles | سكاكين وسيوف ورماح وأوتاد، قرن كامل في صندوق معدني، كلها مجرد مضايقات بسيطة |
| Belki bir yüzyıl daha sonra iki tane siktiriboktan kuaför işletirsin. | Open Subtitles | ربما في قرن آخر... تستطيعين الحصول على صالون ثاني آخر مقرف |
| Thales'in ölümünden yalnızca bir yüzyıl sonra bir başka dahi sahneye çıktı. | Open Subtitles | بعد مضي قرن واحد فقط من موت طاليس عبقري أخر أتى |
| bir yüzyıl daha önce üzerinde Ağustos 5th hafta 420 kişi burada öldü. | Open Subtitles | قبل قرن من الزمن , وفي اليوم الخامس من الشهر الثامن 420 شخصا قد ماتوا هنا. |
| bir yüzyıl içinde büyük bir sanat formu yaratıldı ve yok edildi resmen. | Open Subtitles | شكل رئيسي من أشكال الفن خٌلق وتدمر على مدى قرن |
| Lanet olasıca timsahı öldürecek bir yol bulmak için bir yüzyıl harcadım. | Open Subtitles | أمضيت ما يربو عن قرن محاولاً إيجاد طريقة لقتل التمساح اللعين |
| bir yüzyıl boyunca.. ..benim adımla yaşadın.. ..ve onu kaybetmenin verdiği korkuyla.. | Open Subtitles | عشت طوال قرن باسمي، وما تعافيت من خسارته، صحيح؟ |
| İnsanoğlu olarak hepimiz bir şekilde daha iyiye doğru gittiğimizi hissediyoruz, acımasızca gelişiyoruz; fakat bu bir yüzyıl içinde yeni bir türe evrildiğimiz anlamına gelmez. | TED | جميعنا يتملكنا هذا الشعور الذي يوحي لنا أننا نتحسن بطريقةٍ ما بصفتنا جنس بشري، وأننا نتقدم بلا هوادة، لكن هذا لا يعني أننا تطورنا إلى نوع جديد خلال قرن. |
| bir yüzyıl sonra ne kadar iyi sonuç verdiğini görebilirsin." | TED | إذ يمكنكم رؤية ما آلت إليه تبعيات هذه الأمور بعد قرن من الزمن." |
| basılı yayının kabul görmesi bir yüzyıl aldı, ilk bilgisayarlar kağıt üstüne yazan kalemler şeklinde tasarlandı ve şu an da bilgisayarları kullanıyoruz. | TED | أخذت المطبعة قرن من الزمان لتُعتمد، وكان أول تصميم للكمبيوتر حبر على ورق -- ونحن الآن نستخدم أجهزة الكمبيوتر. |
| Keşke seni bir yüzyıl boyunca her gün asabilseydim. | Open Subtitles | لأيت بإمكاني شنقك كل يوم علي مدي قرن |
| Üç bin yıl, bir yüzyıl vermek veya almak. | Open Subtitles | ثلاثة آلاف سنة أضف أو احذف قرن |
| Yaklaşık bir yüzyıl boyunca zoologlar omurgalıların kökeni konusundaki ipucunun bu sıradan görünümlü yaratık içinde yatıyor olabileceğine inandı. | Open Subtitles | ظل علماء الحيوان لمدة قرن يعتقدون أن مفتاح الوصول إلى أصل الفقاريات ربما يكمن في هذه المخلوقات التي تبدو غير مثيرة للاهتمام |