Ama o gün o trende gözden yitip giden, bir yabancıydı. | Open Subtitles | لكن الانجراف على متن القطار ذلك اليوم كان غريبا. |
Burada bir yabancıydı. | Open Subtitles | كان غريبا من هنا |
Çocuk bir yabancıydı. | Open Subtitles | الفتى كان غريبا.. |
Benim için bir yabancıydı. | Open Subtitles | لقد كانت مختلفة بالنسبة إلي |
Benim için bir yabancıydı. | Open Subtitles | لقد كانت مختلفة بالنسبة إلي |
Paris'te bulunduğu dönemlerde "bağımsız düşünen, kültürlü biri" olarak ün yapmıştı. o bir yabancıydı... ve hiç kimse hakkında bir şey bilmiyordu. | Open Subtitles | السير " دي فرونزاك " لديه سمعة جيدة في "باريس " إشتهر بخلاعته وحدة ذكائه |
Paris'te bulunduğu dönemlerde "bağımsız düşünen, kültürlü biri" olarak ün yapmıştı. o bir yabancıydı... ve hiç kimse hakkında bir şey bilmiyordu. | Open Subtitles | السير " دي فرونزاك " لديه سمعة جيدة في "باريس " إشتهر بخلاعته وحدة ذكائه |