"bir yer vardır" - Translation from Turkish to Arabic

• هناك مكان
• يوجد مكان
• لديه بقعة

Göl kıyısında bir yer vardır. İlk buluşmamızda oraya gitmiştik.
هناك مكان بالقرب من البرْكة، حيث قضينا فيه موعدنا الأول

"Ah, Elsa. Mutlaka gidilecek daha iyi bir yer vardır."
"آه، يا إلسا، لابد أن هناك مكان أفضل نذهب إليه"

Belki de gitmek istediğin bir yer vardır.
لَرُبَّمَا هناك مكان ما أنت سَتُريدُ الذِهاب اليه.

Ölümün çağrısını işitince... gittiği gizli bir yer vardır.
وعندما يسمع النداء يوجد مكان سري الذي يقصده

Eminim ki işte de dergi okumak için bir yer vardır.
أنا اراهن على انه يوجد مكان لقرائة المجلة في العمل

Herkesin huylandığı bir yer vardır.
‫هيا، الجميع لديه بقعة يشعر بالدغدغة بها

Umarım, gizlice buluşabileceğimiz bir yer vardır.
أتمنى أن يكون هناك مكان يمكننا أن نتقابل فيه سراً

Dünyadaki her kasaba ve şehirde bilge adamların bir araya geldiği bir yer vardır.
في كل مدينة و قرية حول العالم هناك مكان لتجمع الحكماء به

Tibet'in en uzak köşelerinden birinde bu efsanenin gerçeğe dönüştüğü bir yer vardır.
في أحد مناطق التبت الابعد هناك مكان حيث الأسطورة تشكلة.

Eminim gitmek isteyeceğin başka bir yer vardır. Yok.
أنا متأكد أن هناك مكان آخر، تريدين أن تكونِ به

Geometri, cebir ve topolojideki bu görüye göre her şeyin kesiştiği bir yer vardır.
في علم الهندسة، علم الجبر وفي علم التوضع هناك مكان تتشابك فيه جميعها

Seyahat edeceksek gidilecek tek bir yer vardır.
إذا كنا مسافرا ، هناك مكان واحد فقط للذهاب.

Umarım bunu yapan biri için cehennemde özel bir yer vardır.
أتمنى أن يكون هناك مكان خاص في الجحيم، للأشخاص الذين يقومون بمثل هذا العمل

Münih'te Lorber's diye bir yer vardır.
في ميونخ، هناك مكان يسمى لوربير

Belki bu yakınlarda gidebileceğimiz bir yer vardır.
قد يكون هناك مكان قريبلنذهبإليه,

Belki de gitmek istediğin bir yer vardır.
ربما هناك مكان ما تود الذهاب اليه

Zaman yolcusuyken asla gitmemen gereken bir yer vardır.
عندما تكون مسافراً في الزمن يوجد مكان واحد يجب ألاّ تذهب إليه أبداً

- Belki güncellenmiş bilgilerini bulabileceğin bir yer vardır.
حسناً، ربما يوجد مكان يمكنك الحصول على معلومات محدثه منه.

Herkesin huylandığı bir yer vardır!
‫الكل لديه بقعة تدغدغه!