"bir yerlerinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • بمكان ما
        
    • مكان ما داخل
        
    • مكان ما على
        
    • مكان ما في
        
    Irak Çölünün bir yerlerinde gömülü olan Antik Gizemciler tarafından kaleme alınmış Akashic Kayıtları olarak bilinen efsanevi yazıtta hayatın bütün önemli olayları yazılıdır. Open Subtitles إنّ الأسطورة التي دُفِنَت بمكان ما في الصحراء العراقية
    Çok değerli bir kanıt parçası var... bu dükkanın bir yerlerinde. Open Subtitles هناك قطعة دليل مهمة جدا.. بمكان ما بهذا المحل
    Yani Aldıkça Al'ın bir yerlerinde büyük ihtimalle bir alıcı gizli. Open Subtitles والذي يعني أن يحتمل أن يكون مستقبل مخفي في مكان ما داخل المتجر
    Binanın bir yerlerinde hücrede tutulan kız. Open Subtitles هي فتاة في وحدة حجز في مكان ما داخل المبنى
    Bunlardan biri, geminin bir yerlerinde şu anda aktif durumda. Open Subtitles أحدهم فى الواقع فعال فى مكان ما على السفينه الأن
    Bu arada ikinizi de uyarayım, evin bir yerlerinde kaçak bir kertenkele olabilir. Open Subtitles حسناً افتحوا عيونكم جيداً ربما هناك سلحفاة هاربة في مكان ما في المنزل
    Evin bir yerlerinde bundan daha olması lâzımdı. Open Subtitles لدي المزيد من هذه الأشياء في البيت بمكان ما
    İnsanlar genellikle teknenin bir yerlerinde anahtar saklar. Open Subtitles بكثير من الأحيان يقوم الناس بإخفاء المفاتيح بمكان ما على القارب
    Bahse varım seninde bir yerlerinde dövme vardır? Open Subtitles أراهن على أنّ لديك وشماً بمكان ما
    Bu adanın bir yerlerinde bir telsiz olmalı. Open Subtitles -لابدّ من وجود جهاز لاسلكي بمكان ما على هذه الجزيرة
    Ancak ikimiz de evin bir yerlerinde olduğunu biliyorduk. Open Subtitles مع ذلك كلانا نعلم ! أنه بمكان ما بالمنزل
    Eski polis dosyalarının bir yerlerinde duruyor olmalı! Open Subtitles إنه مغلف في ملف شرطة بمكان ما
    Bu otelin bir yerlerinde. Ama nerede? Open Subtitles في مكان ما داخل هذا الفندق، لكن أين؟
    Ve o elçiliğin bir yerlerinde şu anda. Open Subtitles وهو في مكان ما داخل هذه السفارة
    Ve sonunda gezegenin bir yerlerinde birbirimizi bulacağımızı varsayıyorum. Open Subtitles وفي النهاية نجد بعضنا في مكان ما على الكوكب
    Kısacası bu tahtanın bir yerlerinde önünüze büyük ölçüde taş koyacak bir şey var. Open Subtitles ... و يكفي ان اقول هناك شيئا ما ... في مكان ما على السبورة سيفسد كل شيء على نطاق واسع
    Uykudaki ajanınız Langley ile güvenli bir telsiz üzerinden konuşacak ki bu da bu adanın bir yerlerinde bir haberleşme tesisi olduğu anlamına gelir. Open Subtitles العميل المتخفي سيقوم بالتواصل مع "لانجلي" بإستخدام قناة إرسال محمية من التعقب وهذا يعني بأن هناك موقع أتصالات في مكان ما على الجزيرة
    Bu sahnede bir gencin soy ağacımızın bir yerlerinde sülalemizin bir noktasında yürek burkan bir karar vermesi gerekti. TED إنه مشهد يتضمن شابًّا يافعًا، من أحد أفرع شجرة عائلتنا، من مكان ما في سلالتنا، كان عليه اتخاذ قرار ينفطر له الفؤاد.
    Kalbinizin bir yerlerinde sevgi olmalı. Open Subtitles في مكان ما في قلبِك لابد أن يكون هناك حب
    Demek istediğim, kişisel dosyalarımın bir yerlerinde, deli gömleğim gibi önlemler mevcut. Open Subtitles اقصد انه في مكان ما في ملفي الوظيفي هناك مقاييس لقيودي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more