Şu anda, biri sana bir zarf getirecek. | Open Subtitles | في أى لحظة , سيأتى إليكِ شخص ليسلمكِ ظرف |
Üzerinde David Crestwood, 7 348 Ram Place Newport, Rhode lsland yazılı bir zarf var. | Open Subtitles | فى مكان ما هناك ظرف عليه عنوان ديفيد إلى 7348 رام بالاس، نيو بورت روود ايلاند |
Pekâlâ. Sokak ortasında üzerine pul yapıştırılmış bir zarf buldun. Ne yaparsın? | Open Subtitles | حسناً، فلنقل أنك وجدت ظرف عليه طابع بالشارع ماذا تفعل؟ |
Sonra kocası içeri girdi. bir zarf getirdi. Şu kalınlıkta yüz dolarlıklar vardı. | Open Subtitles | فجأة يدخل الزوج مع مغلف بهذه السماكة من فئة مائة دولار |
Son bir aydır, her çarşamba babamın çantasındaki delillerin olduğu bir zarf alıyorum. | Open Subtitles | من الشهر المنقضي، كلّ أربعاء، يصلني مظروف لشيء من صندوق أدوات والديّ صح؟ |
Bana bir zarf vermişti. | Open Subtitles | كان مهتماً بشكل غريب بخصوص هذا الظرف |
Kaybolmadan önce bana bir zarf bıraktılar zarf da oldukça kalındı. | Open Subtitles | قبل أن يختفوا أعطوني مظروفاً مع هدية غاية في الجمال بداخله |
Bir gece bisikletimi yerine koyarken merdiven altında bir zarf buldum. | Open Subtitles | عُدت إلى دراجتي ذات ليلة وكان ثمة ظرف في السلة |
Bat Mitzvah yaşına gelince ara beni. Sana bir zarf dolusu hiçbir şey getiririm. | Open Subtitles | اتصلي بي عندما تبلغين سن رشد اليهود سأحضر لك ظرف فارغ |
Kıza, içi para dolu bir zarf verirsen bir trajedi yaşıyormuş gibi istifini hiç bozmadan parayı almayacağını söyler. | Open Subtitles | ، مدي إليها ظرف مليء بالمال بعنف ومن ثم سيقومن بالتعامل مع الأمر كأبطال فلم مأساوي يقوموا برفرفة رموشهم ورفض الظرف |
Gelecek hafta katılmak istiyorsan,.. ...yeni bir zarf getirsen iyi olur. | Open Subtitles | ،تريد أن تدخل الأسبوع القادم من الأفضل أن تجلب لي ظرف آخر |
Birdenbire savcılıkta bir zarf belirdi. | Open Subtitles | كلّ ظرف السحر العاجل ظهر في مكتب المدّعي العام. |
Çantasında para dolu bir zarf var ve plastiğe sarılmış. | Open Subtitles | ظرف من المال في حقيبتها ملفوف بالبلاستيك |
Ama birkaç gün önce içerisine bin dolar konmuş bir zarf ile gelip helikoptere yalnızca yirmi dakikalığına ihtiyacı olduğunu ve kimsenin bilmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | لكن قبل بضعة أيّام، جاءت ومعها ظرف به 1000 دولار، قالت أنّها بحاجة للمروحيّة لعشرين دقيقة فقط، ولن يعرف أحد حيال ذلك. |
Bugün bir zarf aldım, içinde biyolojik ebeveynlerimin isimleri var ve bunu yalnız başıma açmak istemedim. | Open Subtitles | اليوم وصلني ظرف به اسماء والدايّ الحقيقيان وأنا لم أرغب في فتحه وحيداً. |
Masamda bir zarf var. Yok edilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | هناك ظرف على مكتبي، أحتاج إلى أن يتم حرقة |
Grant bana bir zarf verip biri, Denver'a gittiginde açmami söylemisti. | Open Subtitles | جرانت اعطانى مغلف قال لو اى احد كان ذاهب الى دنفر على ان افتحه |
Üst çekmecende, aç bak, üstünde ismin yazılı bir zarf var. | Open Subtitles | الآن يوجد في داخل درجك مغلف و اسمك موجود عليه |
Posta kutusunda, üzerinde el yazım olan bir zarf var. | Open Subtitles | فى صندوق البريد,داخل مكتب البريد, هناك مظروف مكتوب عليه بخط يدى, |
- Ölmeden iki gün önce Dantes'e bir zarf verdi | Open Subtitles | بعد ذلك بيومين, قبل ان يموت سلم دانتيس مظروف |
Bir kayıp vakasını araştırıyoruz... ve eşinin giyinme odasında üzerinde "ipucu" yazan bir zarf buluyoruz. | Open Subtitles | قضيةُ شخصٍ مفقود، وفي غرفة زوجتُك وجدنا هذا الظرف مكوتبٌ عليه "اللغز". |
Eğer imzalamamı istersen burada pullu, adresi yazılmış bir zarf var. | Open Subtitles | إن أردت منّي أن أوقع عليها، فإليك مظروفاً عليه طابع بريدي |
bir zarf buldum ve üzerinde senin adın var. | Open Subtitles | وجدت هذا المغلف وهو يحمل اسمه |
-Buradan gidelim John T. -Cebinde bir zarf var. Yapma John T. | Open Subtitles | . دعنا نمضى من هنا جوناثان - . ينبغى علينا أن نفتح حافظتة - |
Doris için bir zarf bırakıldı mı? | Open Subtitles | هل لديك مظروفا لدوريس ؟ |