Sana söyledim, babam sigara içmeyi bir zayıflık belirtisi olarak görür. | Open Subtitles | قلت لك أبى يرى أن التدخين دليل على الضعف |
Ancak biz nostaljinin bir zayıflık belirtisi olduğuna inanırız. | Open Subtitles | في حين أننا نعتقد أن الحنين إلى الماضي يدل على الضعف |
Bu yoldaki çevrede bir zayıflık buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت نقطة ضعف في المحيط في ذلك الاتجاه |
O yüzden sol ventrikül duvarında, sana olan inancımın yanlış olduğu ortaya çıkarsa hedef alacağım bir zayıflık buldum. | Open Subtitles | ولقد حددتً نقطة ضعف في جدار بطينك الأيسر إن كان ايماني في أثباتك سوف يكون في غير محله |
Acı, vücudunu terk eden bir zayıflık. | Open Subtitles | هذا الألم هو الضعف الذي يغادر جسدك |
Sana şifreyi verdi çünkü sende bir zayıflık gördü. | Open Subtitles | لقد أعطاكِ الرّمز لأنّه رأى ضعفًا في عينيْكِ. |
Bu bir zayıflık belirtisi değil. Gücün gösterilmesidir. | Open Subtitles | وأن هذا لا يدل على الضعف بل يظهر مدى قوته |
Çünkü gitmesine izin vermek, bir zayıflık, başarısızlık, yenilgi olurdu. | Open Subtitles | لأن تركي له هو دليل على الضعف الفشل و على الهزيمة |
Herhangi bir zayıflık belirtisi, yorgunluk belirtisi göstermeyi reddediyor. | Open Subtitles | رافضاً إظــــهار أي علامـــة على الضعف, وأي علامة على التعب. |
Eski kafalı olabilirim ama bana göre boşanma bir zayıflık göstergesi. | Open Subtitles | من الواضح أنني من الطراز القديم ولكنني أعتبر الطلاق دلالة على الضعف |
Ancak bunu yapmak için ilk adım bu sinyallerin üzerini kapamayı bırakmak, bunların bir zayıflık, çılgınlık ve sadece biyolojik olduğu söylemeyi kesmek, bu çok az sayıda insan için geçerli. | TED | ولكن لنفعل ذلك، فإن خطوة البداية هي أن نتوقف عن الاستهانة بتلك الإشارات والقول أنها علامة على الضعف أو الجنون أو أن سببها بيولوجي بحت، باستثناء عدد قليل من الحالات. |
Wraith teknolojisinde bulunan bir zayıflık hakkında çok önemli bir istihbaratım var. | Open Subtitles | أملك معلومات حيوية عن نقطة ضعف في تقنيّة الـ((رايث))... |
Bu... Bu gerçek bir zayıflık. | Open Subtitles | هذا هو الضعف الحقيقي |
Bu bir zayıflık. | Open Subtitles | وهذا هو الضعف. |
Bu bir zayıflık değil ki, alsine güç göstergesi ve seni daha çok sevip saygı duymama sebep olur ancak. | Open Subtitles | ليس ضعفًا. إنها قوة، وسأحبك وأحترمك أكثر. |
Ve bunu bir zayıflık olarak görebilecek insanlar var. | Open Subtitles | ويوجد أناس يرونا ذلك ضعفًا |