"bir zehir" - Translation from Turkish to Arabic

• السم
• إنه سم
• إنه سمّ
• هي سم
• من السُم
• هو سم
• إنّه سمّ
• سمّ مخيف
• سُم

Sonrasında mikroskopla baktığımızda ufacık bir zehir damlası görebiliriz.
ثم تحت المجهر نستطيع أن نرى ظهور قطرة صغيرة من السم.

Aranızdaki bakışmayı gördüm. Kalıntı bırakmayan bir zehir var, değil mi?
لقد رأيت تلك النظرة المتبادلة بينكما يوجد نوع من السم لا يترك آثراً ، أليس كذلك ؟

Hadi. Bu bir zehir diken olduğunu. Biri Kitap kontrol gidip misiniz?
هيا ، إنه سم الأشواك ، أيمكن لأحدكم أن يتفقد كتاب الظلال ؟

Bu doğaüstü bir zehir. Eğer kesmeye çalışırsalar, yayılır.
إنه سمّ خارق للطبيعة إذا حاولوا انتزاعه فسينتشر.

Seçim yarın ve bu dava bir zehir.
انتخابي غدا، وهذه القضية هي سم.

İçinde azıcık bir zehir kalmıştı. Yani dışarıda birisi zehirlenmiş olabilir.
يتواجد بها القليل من السُم ، لذا نعم نظرياً

Adı tetradotoksin. Sinir sistemini etkileyen az bulunan bir zehir.
يدعى تى تى اكس و هو سم جديد و نادر

Bunu herkesten iyi senin anlaman gerekir. O bir zehir.
يجدر بك دوناً عن كلّ الناس أنْ تعرف ذلك، إنّه سمّ

Canlı yakalanmaktan korkan Hook her zaman üzerinde, gözü kızardığı zaman akan yaştan damıtılmış ölümcül bir zehir taşırdı.
خشية أنه يجب أن يؤخذ حيّا، حمل هوك دائما معه سمّ مخيف عندما كان يبكي من حمرةعينيه

Mikey o doğruyu söyletme ilacı değil. bir zehir.
اوه ، مايكي ، هذا ليس مصل الحقيقة بل هو سُم

Eğer ne çeşit bir zehir olduğunu bilirsem size daha çabuk sonuç bildirebilirim.
سوف يوفر وقتا كبيرا لو علمنا نوع السم الذى تشك فيه

Ne tür bir zehir ki bu, içimizdeki iyiliği çürütüyor ve sadece kabuğu bırakıyor?
أي نوع من السم هذا الذي يقتلنا ببطئ لم يتبقى لي إلا القشور

- Ne tür bir zehir olduğunu bilmiyorum. - Tanrım! Onu dışarı çıkarma demiştim.
ـ لا أعرف أي نوع من السم كان ـ لقد أخبرتك سابقا ألا تتركيه يخرج

Ama kabileden sağ kalanlar onu durdurabilmek için bir zehir geliştirmişler.
مَنْ سَحبَ هذه البيتروليفيك- السم هو فقط من يستطيع شل حركته

- Tamam, "Jaws"ı neyin öldürdüğünü bulduk ama bu, kana parlak kırmızı renk veren bir zehir değil.
حسنا، لذلك هذا هو ما قتل الفكين، ولكن هذا ليس السم الذي يجعل الدم تتحول حمراء زاهية.

Pençelerinden çıkan şeffaf bir zehir ile tüm vücudunun kaplandığını söylüyorlar.
يقولون أنه بداخل غلاف شفاف مصنوع من السم الذي يخرج من مخالبه

Aslında bir zehir ve başka bir dünyadan duvar aracılığıyla sızıyor.
فى الواقع إنه سم ويتسرب للحائط من عالم أخر

Sadece bir zehir değil. Bir nanotoksin.
ليس مجرد سم إنه سم بتقنية النانو

Ölü adamın kanı vampirler için bir zehir gibidir.
دماء رجل ميت، إنه سم لمصاصي الدماء.

Kalbi durdurup suratını buna çeviren bir zehir.
إنه سمّ يوقف عمل القلب و يجعلك هكذا

Çok etkili bir zehir.
إنه سمّ فعال للغاية

Ted, sana şöyle açıklayayım: Bu kız bir zehir ve onu sonsuza kadar hayatından çıkarman gerekiyor.
(تيد) ، دعني أكون واضح ، هذه الفتاة هي سم وعليك أن تقطعها من حياتك للأبد

Bu arada, bu şey bir zehir.
نخبكم, بالمناسبة هذا الشيء هو سم

bir zehir.
إنّه سمّ.

Kanca, her zaman yanında öldürücü bir zehir taşır... ağlarken gözünün kızılından elde edilmiş bir zehir.
حمل هوك دائما معه سمّ مخيف عندما كان يبكي من حمرةعينيه

Yanına yaklaşan herkese bir zehir.
ولكن نرى حقيقتك فعلاً، سُم لكل شخص يحاول التقرب منكِ