"bira ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • بيرة و
        
    • الجعة و
        
    • البيرة و
        
    • جعة و
        
    • ستسأم الجعة وعصير
        
    • من البيرة
        
    • والبيرة
        
    • وبيرة
        
    • وجعة
        
    Soğanlı cips, bira ve erkek dergisi aldım. Kim ne istiyor? Open Subtitles احضرت فنينس, بيرة, و بالكاد قانوني من يريد ماذا ؟
    Peki, 50 dolarlık bira ve pastırmaya ne dersin? Open Subtitles إذن كيف 50 دولار من بيرة و متشنج تجعلك في حالة جيدة ؟
    Çin yemeği ısmarlarsın. Ben de bira ve şarap getiririm. Open Subtitles أنت أحضري الطعام الصيني و أنا سأحضر الجعة و النبيذ
    Bu akşam bira ve meyve suları, bayanlar. Musluktan birşey yok. Open Subtitles الجعة و صناديق العصير الليلة سيدات لا شيء يخرج من الصنبور
    Sonra kendimizi o barda bulduk. Ilık bira ve yiyebileceğin en berbat yemeklerle. Open Subtitles وجدنا نفسنا بهذه الحالة , الدفئ البيرة , و أسواء طعام تذوقته بحياتى
    Bir fıçı bira ve fıçıyı açana kadar beni oyalayacak altılı paket. Open Subtitles برميل جعة و 6 ربطات جعة لأسلي نفسي بها قبل فتح البرميل
    Kafaları güzelleştirmemiz için daha çok bira ve sigara bulmamız lazım. Open Subtitles هيا، تحركوا يا فتيان نحن بحاجة إلى المزيد من البيرة والمشجعين
    Ya da zencefilli bira ve kraker seviyorsan tükettiğin yiyecekler ki ben seviyorum. Open Subtitles أو طعام تأكله حينما تكون تحب البسكويت والزنجبيل والبيرة وأنا كذلك يا إلهي
    İşte geldik. Tamam, her biriniz birer silah, birer bira ve birer sigara alın. Open Subtitles الحين كل واحد منكم يالورعان ياخذله بندقيه وبيرة وزقاير
    Vazgeç, kafamda bira ve kandan başka bir şey yok. Open Subtitles يكفي ، ليس لدي شيئ سوى دم وجعة في رأسي
    - Ernst, bir bira ve vişneli brendi! - bira ve brendi geliyor. Open Subtitles إيرنست بيرة و ماء كرز بيرة و ماء كرز حالاً
    Bir bira ve iki portakal suyu. Open Subtitles بيرة و اثنين من عصير البرتقال.
    - Zencefilli gazozu unut. İki bira ve iki tek getir. - Blanche? Open Subtitles -دعكِ من شراب الزنجبيل، أحضري 2 بيرة و 2 ويسكي
    Bu günlerde aile şenlikleri var geceleri erkekler tekila, bira ve sigara içerler iki kadın birlikteymiş gibi görünüyor. Open Subtitles ولكن هذه احتفالات عائلية وفي الليل معظم الرجال سيحتسون بعضا من التيكيلا, بعض الجعة و ربما بعض السجائر
    Gidip bir duş alayım sonra da bira ve denizkulağı olan şu yere gidelim. Open Subtitles أناذاهبللإغتسالبعد هذه الرحلة، و من ثم سوف نذهب لذلك المكان الذي لديه الجعة و صدف البحر
    Geri döndüğümüzde kendime birkaç bira ve gecelik bir hatun alacağım. Open Subtitles عندما نرجع, سوف أحضر لنفسي بعض الجعة و فتاة أقضي معها الليلة
    Akşamları bira ve zaman geçirme. Open Subtitles البيرة و العشاء و ما يرافقهما مضيعة للوقت فقط
    Sadece küçük bir fıçı bira... ve ateşin etrafında danseden bazı geri zekalılar. Open Subtitles فقط برميل من البيرة و بعض الأوغاد يرقصون حول النيران
    bira ve margarita hemen geliyor. Open Subtitles أنتِ تتصرفين بغرابة جعة و مارجريتا قادمين حالاً
    Evet, altılı bira ve cips götürdüm. Open Subtitles نعم .. 6 علب من البيرة وبعض رقائق البطاطا
    Binlerce yıldır şarap, bira ve yoğurt gibi ürünlerle başlayarak hücre kültürleriyle imalatlar yapıyoruz. TED الآن بالفعل قمنا بصناعة مستعمرات الخلية لآلاف السنين ، بدءاً بالمنتجات مثل النبيذ والبيرة والزبادي.
    Beleş şapkalar, bira ve dev simitler! Open Subtitles انا اقصد, قبعة مجانية وبيرة وكعك مملح جاف عملاق
    - Çoğunlukla bira ve ot. Open Subtitles إنه حشيش وجعة في الأغلب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more