| Yarınki büyük kurul toplantısı öncesi Biraz dinlenmek için otele doğru gidiyorum. | Open Subtitles | وأنا بطريقي للفندق للحصول على بعض الراحة قبل اجتماع الغد |
| Arka koltukta yatıp... Biraz dinlenmek ister misin? | Open Subtitles | إذا أردتِ يمكنكِ الإستلقاء هناك، والحصول على بعض الراحة |
| Eve Biraz dinlenmek için geldim. | Open Subtitles | أتيت إلى المنزل لأنال بعض الراحة. |
| Sanırım Biraz dinlenmek için tefeciliğe geri dönmem lazım. | Open Subtitles | ربما عليّ العودة للممارسة إعطاء القروض بفوائد لبقية حياتي! |
| Albay, acil bir şey yoksa gidip Biraz dinlenmek istiyorum. | Open Subtitles | كولونيل , ان لم يكون هنالك شيء طارئ فانني أرغب بأن أرتاح قليلاً |
| Biraz dinlenmek için telefonumu kapatmıştım. | Open Subtitles | . لقد أغلقتُ هاتفي لأنال بعض الراحة |
| Biraz dinlenmek için kenara çekmiştim. | Open Subtitles | توقفنا للحصول على بعض الراحة فحسب |
| Tüm ihtiyacı olanın Biraz dinlenmek olduğunu. | Open Subtitles | وهذا كل ما يلزم هو بعض الراحة. |
| Biraz şekerlemeye ihtiyacı var gibi. Biraz dinlenmek onu ayağa dikecektir. | Open Subtitles | يبدو أنه بحاجة لقيلولة - بعض الراحة ستجعله يقظاً - |
| Tek derdim Biraz dinlenmek. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أحتاجه هو بعض الراحة |
| Biraz dinlenmek iyi gelir dedim. | Open Subtitles | أعتقدت أننى أستحق بعض الراحة |
| Sanırım Biraz dinlenmek için tefeciliğe geri dönmem lazım. | Open Subtitles | ربما عليّ العودة للممارسة إعطاء القروض بفوائد لبقية حياتي! |
| Tatlım, öyle yorgunum ki Biraz dinlenmek istiyorum. Şöyle oturup yemeğimi sindirmek... ve sessizliğin tadına çıkarmak istiyorum. | Open Subtitles | يا عزيزتي أنا منهك جداً أريد أن أرتاح قليلاً أريد أن أجلس هنا و أريح قدماي |