O cihazın yaptığının aynısını daha modern ekipmanla yapacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت تحتاج لشخص يمكنه يكرر ما فعلته هذه الأداة |
- Dosyanı hazırlayacak birine ihtiyacın var. - O kişi benim. - Ya ben senin yardımını istemiyorsam? | Open Subtitles | تحتاج شخصاً ليقدم ذلك الالتماس وأنا ذلك الشخص |
Senin esas, sana bir hayvandan daha farklı nasıl olunacağını öğretecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج شخص ما لتعليمك هكذا لكي تكون أكثر من حيوان |
Şimdi hikayeni anlatacağın... birine ihtiyacın var, ne kadar kirli olduğu önemli değil, ve çilekli kurabiye gibi görünmeni sağla. | Open Subtitles | الآن تَحتاجُ شخص ما لإخْباره جانب مِنْ القصّةِ، مهما كان بذئ، ويَجْعلُك تَبْدو مثل كعكة الفراولة. |
Senin Washington panterlerinden birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تسعة أيام أخرى ثم أذهب تحتاج لأحد من قطط واشنطن |
Öyleyse onun yerini alabilecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | إذن تحتاجين شخصا ما ليحل محله |
Daha yaşlı ve bilgili birine ihtiyacın var | Open Subtitles | تحتاجين لشخص ما أكبر و اكثر حكمة |
Fakat onun gibilerin yapmak istemeyeceği işleri yapacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | ولكنك بحاجة إلى شخص مستعد لفعل الأشياء أناس مثلها لا تفعلها |
Bunları senin için satacak birine ihtiyacın var... bugün. | Open Subtitles | لذا أنت بحاجة لشخص يبيع لك البضاعة واليوم |
Bence seni oradan kurtaracak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | أظن أنك بحاجة لشخصاً لكي يساعدك |
Sana yazılmak yerine yazı yazacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | انت بحاجه لشخص يمكنه مساعدتك فى حياتك وينظمها لا يدمرها. |
Fark ettirmeden sana yardımcı olup, kadınlara iyi görünmeni sağlayacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج لشخص يساندك سراً، يحسّن صورتك أمام النساء |
Kan emdiğini bilen mükemmel olmadığın hâlde seni seven ve bir gün seni mükemmel yapacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج لشخص يعلم أنك تخفق تحتاج لشخص يعلم أنك لست كامل لكنه يحبك على أية حال يعلم أنك ستصل إلى هناك يوم ما |
Yaşlanıyorsun Sana bakacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | لقدْ تقدّمتَ بالعُمر، إنك تحتاج لشخص يهتّم بك. |
Hayatım, senin için değişen birine değil en baştan doğru olan birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | انظر عزيزي، انت لا تحتاج شخصاً يتغير لأجلك انت تحتاج شخصاً يبدأ بداية صحيحة من أجلك |
Senin fikirlerini savuracak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج شخصاً ما لخلق الأفكار |
Bunları atlatmanda yardımcı olmak istedim. Kendi başına beceremezsin, seninle ilgilenecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنا هنا لمساعدتك لتخطي هذا، لايمكنك فعلها وحدك تحتاج شخص ما ليعتني بك |
Senin normal birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تَحتاجُ شخص ما طبيعي. |
Seninle ilgilenecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج لأحد يمكنه فعلا الاعتناء بك |
Öyleyse onun yerini alabilecek birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | إذن تحتاجين شخصا ما ليحل محله |
Bu adada patronluk taslayacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | سوف تحتاجين لشخص تأمرينه على جزيرتك |
Yolları gerçekten bilen birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنتَ بحاجة إلى شخص ما يعـرف الطُــرق حقـاً |
Hayır, karıştırmadım. Sadece konuşacak birine ihtiyacın var gibiydi ve... | Open Subtitles | -كلا، لقد بدى أنكِ بحاجة لشخص للتحدثي إليه، لذا .. |
Bence seni oradan kurtaracak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | أظن أنك بحاجة لشخصاً لكي يساعدك |
Seninkinin yerine bir dosya hazırlayacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | انت بحاجه لشخص يمكنه مساعدتك فى حياتك وينظمها لا يدمرها. |
Bütün bunları düzene sokmak için birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | جيم, حقا انت بحاجة الي شخص ينظم كل هذا الاشياء |
Ama şimdi, senin tarafında yer alacak birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | ولكن حالياً، تحتاجين شخص إلى جانبكِ. |
Kas gücünü dengeleyecek kafalı birine ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاج شخصا يعمل بدماغه لتوازن الكفة |