Sırf birini bulmaya karar verdin diye, anında birini bulacak değilsin... | Open Subtitles | فقط لانك قررت بالحصول على رجل لايعني انك ستحصلين عليه في الحال |
Sırf birini bulmaya karar verdin diye, anında birini bulacak değilsin... | Open Subtitles | فقط لانك قررت بالحصول على رجل لايعني انك ستحصلين عليه في الحال |
Çünkü buraya söylediği kişi olmayan birini bulmaya geldim, ve buldum. | Open Subtitles | لانني أبحث عن شخص بقول عن نفسه غير ذلك و وجدتكِ |
Ailenden izin belgesini imzalayacak birini bulmaya geldim. | Open Subtitles | أنا أبحث عن شخص في عائلتك ليوقع على الأوراق |
Onun güvenebileceği birini bulmaya çalışıyormuş. Öyle mi? | Open Subtitles | أنه يحاول مساعدتها في إيجاد شخص ما يأتمنه عليها |
Hayatımız bir tek şeye bağlı - yemekte balık yememiş ve uçağı indirebilecek birini bulmaya. | Open Subtitles | في الحياة تعتمد شيء واحد فقط- إيجاد شخص ما لقيَاْدَة هذه الطائرةِ و لا يكون تناول سمكُ علي العشاءِ. |
Buraya başka birini bulmaya gelmiştim ama iyi ki seni bulmuşum. | Open Subtitles | أتيت للبحث عن شخص آخر لكني سعيدة بأني وجدتك |
Ve tüm yazımı bulunmak istemeyen birini bulmaya çalışarak harcamamış gibi davranacağım. | Open Subtitles | وسأتظاهر أنّي لم أبحث طوال الصيف عن أحدٍ لم يود أن يُعثر عليه. |
birini bulmaya geldim | Open Subtitles | انا فقط ابحث عن شخص ما. |
Bu da seni Ölüler Diyarı'ndaki şu kayayı itecek başka birini bulmaya iki adım daha yaklaştırıyor. | Open Subtitles | وهذا يجعلك تقترب خطوتين مما تسعى إليه: أن تجد شخصاً يتعذب مكانك بدفع الصخرة في أرض الأموات |
Kendince bir havası olan birini bulmaya çalışın Bay Carson. | Open Subtitles | حاول العثور على رجل لديهِ شئ مميز، سيد "كارسون" |
Bende daha iyi birini bulmaya karar verdim. | Open Subtitles | فقررت أن أبحث عن شخص أفضل |
İngilizce bilen birini bulmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | يحاولون إيجاد شخص ما يتحدث الانجليزية |
birini bulmaya | Open Subtitles | علي إيجاد شخص ما |
Javier, gidip annesinin göz kulak olmadığı başka birini bulmaya ne dersin? | Open Subtitles | (زافيير)، لِمَ لا تذهب للبحث عن شخص ما ليس لديه والدة لتعتني به ؟ |
buraya oynayacak birini bulmaya gelmiştim. | Open Subtitles | أتيت إلى هنا بحثاً عن أحدٍ ألعب معه. |
birini bulmaya geldim. Ah! | Open Subtitles | انني ابحث عن شخص |
Charlotte, Stanford için sevimli, tarz sahibi birini bulmaya karar verdi. | Open Subtitles | قررت (تشارلوت) أنه يجب أن تجد شخصاً وسيماً و أنيقاً لـ(ستانفورد) |