"birini görmek" - Translation from Turkish to Arabic

• رؤية شخص
• ترى شخص
• رؤية أحد
• رؤية أحدهم
• رؤية شخصٌ
• لرؤية شخص

Yemekten keyif alan birini görmek çok hoş. Dört aydır memur Doyle'laydım.
يسرني رؤية شخص يستمتع بتناول طعامه أخيراً

Hangi evrende ölü birini görmek iyi bir şey ki?
في أي عالم تعتبر رؤية شخص ميت شيئاً جيداً؟

Bu sadece biraz tuhaf. Laboratuvarda, burada çalışmayan birini görmek, ona takılmak falan, bilirsin.
من الغريب رؤية شخص لايعمل هنا يتجول بالمعمل، أتعلمي ؟

Liseden beri görmediğin birini görmek eğlenceli-
إنه فقط من الممتع أن ترى شخص لم ترَه منذ المدرسة الثانوية

- Konuştuğumuz konu bu değil. Ayrıca bizlerden birini görmek isterse arka kapıdan içeri alınmalı.
أعتقد أنه إذا أراد رؤية أحد منا فعليه الذهاب إلى الباب الجانبى

Gözlerini bilirkişimizin üzerinden ayırma. Sonuçta kızın ailesi kızlarının ölümünün sorumlusu olarak hapse giren birini görmek isteyebilirler.
راقب شاهدنا الخبير في حال أراد والدا الفتاة رؤية أحدهم يزجّ في السجن لقتله ابنتهما

Clinton döneminden beri.... ...hayatta kalan birini görmek güzel.
من الجيد رؤية شخصٌ أخر كان عل قيد الحياة خلال إدارة الرئيس (كلينتون).

Ya kurtulmak için çabalıyordu ya da birini görmek için gidiyordu.
اِما أنها تكافح الأدمان أو أنها كانت هناك لرؤية شخص ما.

Bir gösteriye gittiklerinde kendileri gibi olan birini görmek istemiyorlar.
عندما يذهبون لرؤية عرض همْ لا يريدون رؤية شخص يبدو مثلهم

Benim gibi birini görmek hoşuma gitti. Saç olayına şapka çıkartıyorum.
مهلًا، تسرّني رؤية شخص مثلي، أحترم تمامًا الاهتمام ببهرجة الشعر.

Bunu anlayan birini görmek istedim.
إحتجتُ إلى رؤية شخص مــا يفهمني

Normal birini görmek çok rahatlatıcı.
إنه لمن المُريح رؤية شخص ما طبيعى

"...birini görmek isterim..."
اني اريد رؤية شخص ما

Mahalledeki camide komşu köyden birini görmek normal artık.
لذا من المحتمل أن ترى شخص من قرية مجاورة في مسجد محلي

Ve sizi görmeyen birini görmek, bu...
و أن ترى شخص ما... لا يستطيع رؤيتك, هو... ...

Gerçekten çalışan birini görmek çok güzel.
انه جيد ان ترى شخص يعمل بكل جديه

Hala daha bu evde başka birini önemseyen birini görmek güzel.
من اللطيف رؤية أحد لازال يهتم من أجل أحد في هذا المنزل

Tanıdığım birini görmek tuhaf oldu.
من الغريب رؤية أحد أعرفه.

Carl diye birini görmek istedi.
إنها تطلب رؤية شخصٌ يُدعى (كارل).

Bütün hayatım boyunca birini görmek için sabırsızlandığım hiç olmamıştı.
في حياتي كلها لم اكن ابدا لا اطيق الأنتظار لرؤية شخص ما