"birlikteymiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • كانت بصحبة
        
    • كان مع
        
    • إلى زواجه
        
    Shauna öldürüldüğü gece biriyle birlikteymiş. Open Subtitles شونا كانت بصحبة شخص ما ليلة مقتلها
    Bir kadınla birlikteymiş. Open Subtitles كانت بصحبة امرأة!
    Göğsü yaralandığında gerçek Jack'le birlikteymiş. Open Subtitles قال أنه كان مع جاك الحقيقي حين تمزّق صدره
    Lanky ve Bug ile birlikteymiş ve adamın biri arabaya ateş etmiş. Open Subtitles كان مع أصحابه وبعض الأشخاص أطلقوا الرصاص على السيارة
    Yani yanlış kişiyle birlikteymiş ama şimdi doğru insanı bulmuş. Open Subtitles اليس هذه لطيفا نوعا ما؟ ،اعنى، انه كان مع الشخص الخطأ والأن عثر على الشخص المناسب
    Üstelik iki katı yaşında beyaz bir kadınla birlikteymiş. Open Subtitles بالإضافة إلى زواجه من امرأة بيضاء في ضعف عمره.
    Üstelik iki katı yaşında beyaz bir kadınla birlikteymiş. Open Subtitles بالإضافة إلى زواجه من امرأة بيضاء .في ضعف عمره
    Başkan Lee, son anlarında karısı ve oğluyla değil tatil evinde aşığıyla birlikteymiş. Open Subtitles الرئيس لي لم يقضي اخر دقائق من حياته مع زوجته و إبنه و كان مع عشيقته في منزله الصيفي
    Bunu kibarca söylemenin yolu yok. Kızınla birlikteymiş. Open Subtitles حسنًا، لا يوجد وسيلة لائقة لقول هذا، لقد كان مع ابنتكِ
    Kim Frank'imle birlikteymiş? Open Subtitles من هو الذي كان مع حبيبي فرانك؟
    Her neyse, Ian dün gece Melissa ile birlikteymiş o yüzden "A" olamaz. Open Subtitles على كل حال. أيان كان مع مليسا الليله الماضيه اذا لايمكن ان يكون "A,"
    Sahibi olduğu bir gece kulübünde, ortaklarıyla birlikteymiş. Open Subtitles كان مع بعض الزُملاء في ملهى ليلي يملكه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more