"bitireceğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • سينهي
        
    • ستنهي
        
    • سيلغي
        
    O odada kaydeildiğini bildiğin, itiraf ettiğin şeyin evliliğimizi bitireceğini de biliyordun. Open Subtitles اعترفت بالشيء الوحيد الذي كنت تعرفين أنّه سينهي زواجنا... في غرفة تدركين تسجيل الحديث فيها.
    Kayla hikayesini ona anlattıysa, Reed'in kariyerini bitireceğini biliyordu. Open Subtitles كانت تعرف أن إذا (كايلا) أفصحت عن قصتها... فإن هذا سينهي حياة (ريد) المهنية
    Luke bana ilişkiyi bitireceğini söylemişti. Open Subtitles (لوك) أخبرني إنه سينهي العلاقة.
    Blok zincirinin her şeyin çözümüymüş gibi bir izlenim bırakmasını istemiyorum. Lakin medya, bunun dünya yoksulluğunu bitireceğini söylüyor. Ayrıca sahte ilaç problemini çözüp yağmur ormanlarını kurtaracağını da. TED الأن، لا أريدكم أن تأخذوا الانطباع بأن قواعد البيانات المتسلسلة هي الحل لكل شيء. رغم أن الإعلام قال بأنها ستنهي الفقر في العالم، وستقوم أيضا بحل مشكلة الأدوية المزيفة ويحتمل أن تنقذ الغابات المطرية.
    Vietkong'un her şeyi bitireceğini sandığımız sırada. Open Subtitles عندما اعتقدنا أن الكونجرس ستنهي ذلك
    Yarın gelirsen bütün canlı yayın işini bitireceğini söyledi. Open Subtitles و اخبرني اذا اتيت الغد سيلغي عملية البث المباشر بأكملها
    Resmini bitireceğini sanıyordum. Open Subtitles ظننت انك ستنهي لوحتك
    Ha? Iruka...! Bunu bitireceğini söylemiştin. Open Subtitles (إيروكا) قلتَ أنك ستنهي هذه المعركة
    Diane ile ilişkini bitireceğini söylemiştin. Open Subtitles لقد قلتَ أنكَ ستنهي أمورك مع (ديانا).
    Demek Bill'in evliliği bitireceğini biliyordu. Open Subtitles هذا يعني بأنها علمت بأنه سيلغي زواجهما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more