| Biraz önce Don Carlos ile evlenmek istediğini bize söyledi. - Bunun olmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | أخبرتنا للتو بأنها تقصد الزواج من دون كارلوس. |
| Dr. Ashby, Lucas için kararlılığın ne kadar önemli olduğunu bize söyledi. | Open Subtitles | وقد أخبرتنا الدكتوره أشبي بمدى أهمية استقرار لوكاس الآن |
| Hayır, aslında o bize söyledi. | Open Subtitles | لا , لقد أخبرتنا لقد رأتك في الحمام |
| Ada bize söyledi. Bu çok harika birşey. | Open Subtitles | قد فعلت ثلاث اشياء قد غيرت فى حياتى, ثلاث اشياء ادا قالت لنا انه مثير |
| "Yollarını bize söyledi." | Open Subtitles | "الدروب قالت لنا ". |
| Evet, bebişin bize söyledi. | Open Subtitles | أجل مشمشتك أخبرتنا |
| Jane, seni bir kaç gün önce ziyaret ettiğini bize söyledi. | Open Subtitles | أليس كذلك أيها الطبيب؟ جاين) أخبرتنا أنها زارتك منذ يومين) |
| Summers 2 milyonu nereye sakladığını bize söyledi ama almaya gittiğimizde para orada değildi. | Open Subtitles | سامرز) أخبرتنا عن) مكان المال لكن عند ذهابنا إلى هناك لم يكن موجودا |
| Pekala dinle, Sue bize söyledi baban ve ben de aile toplantısı yaptık. | Open Subtitles | حسنا، إسمع. عندما أخبرتنا (سو) عقدت أنا وأبوك إجتماع عائلي وقررنا |
| İşte şey. Annen bize söyledi | Open Subtitles | إليك المشكلة، أخبرتنا أمك |
| Mary Warren bize söyledi. Çok sasırdık. | Open Subtitles | (مارينا وارن) أخبرتنا نحن متعجبين بشدة |
| bize söyledi! | Open Subtitles | هي أخبرتنا بذلك! |
| Linda bize söyledi. | Open Subtitles | "ليندا " أخبرتنا |
| Lisa bize söyledi. Dualarımız seninle. | Open Subtitles | أخبرتنا (ليزا) بالأمر وصلواتنا لك |
| Efendim, Callie bize söyledi. | Open Subtitles | (كالي) أخبرتنا بذلك يا سيدي |