Ama cadı onu sadece sevmekle kalmayıp onu bize karşı çevirip bizi yok etmek için buraya göndermiş. | Open Subtitles | ولقد حولته ليعمل ضدنا لقد أرسَلتهُ لتدميرنا |
Hastalık cihazdaydı, senin gibi insanlar tarafından bizi yok etmek için bırakılmış. | Open Subtitles | المنارة المُرشدة التى حملت المرض تركت من قبل بعض الأشخاص مثلك لتدميرنا كُلنا |
Ori'ler ordularını topladı, bizi yok etmek için geliyorlar. | Open Subtitles | قد تجمعت جيوش الأوري و أنها زاحفة إلى هنا لتدميرنا |
Artık bizi yok etmek için kendi insanlarını kurban etmeyi bile göze alıyorlar. | Open Subtitles | إنهم مستعدونَ للتضحية بقومهم الآن لتدميرنا |
Sizin ırkınızın bizi yok etmek için buraya geldiğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون ان جنسكم اتى هنا ليدمرنا |
Tüm gününü bizi yok etmek için silahlar yaratmaya harcıyorsun. | Open Subtitles | أنت تنفق كل يوم في إنتاج أسلحة لتدميرنا. |
Bu silahları bizi yok etmek için yapmıştınız. | Open Subtitles | قمت بإنشاء هذه الأسلحة لتدميرنا. |
Hayvanlar bizi yok etmek için biyolojik imperatif geliştirdiler. | Open Subtitles | الحيوانات طورت حتمية بيولوجية لتدميرنا |
Herhangi bir olumsuzluğu bile bizi yok etmek için kullanacaklar. | Open Subtitles | سوف يستغلون أي حادث لتدميرنا |
"Buraya, bizi yok etmek için 200'ün içinde geldiniz." | Open Subtitles | ..لقد أتيت إلى هنا في ال 200 لتدميرنا" |
Kubbe bizi yok etmek için burada. | Open Subtitles | القبة هنا لتدميرنا |
bizi yok etmek için bir virüs yaptılar. | Open Subtitles | يصنعون فيروس لتدميرنا |
bizi yok etmek için kullanacaklar. | Open Subtitles | سوف يستخدمون ذلك لتدميرنا |
- Şimdi ise bizi yok etmek için seni kullanıyor. | Open Subtitles | والآن هو يستخدمك لتدميرنا |
Zeus bizi yok etmek için gökleri indirmedi. | Open Subtitles | لم يهبط الإله (زوس) من السماء ليدمرنا |