| Tekerleği kaydırıp bize 4 saat kaybettirmiş olman bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | أنه ليس خطأنا أنك أنزلقت بالعجلة ونحن تأخرنا 4 ساعات |
| Her iki durumda da, ailelerinde kalıtsal bozukluk olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | في كلتا الحالتين, إنه ليس خطأنا أنهم عائلة لديهم بعض الشذوذ في الكروموسومات. |
| Üstelik Jillian'ın aptal bir partide olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | بالأضافة أنه ليس خطأنا بأن جيليان علقت في ذلك الحفل السخيف |
| Erkek arkadaşının seni ekmesi, bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس ذنبنا إن كان صديقكِ قد تخلف عن موعده |
| Randevularımızın geç kalması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | إنه ليس ذنبنا كون من واعدناهم قد تاخرّا. |
| Hayır, hayır. bu bizim suçumuz değil Lois. Sadece kendimizi Craig'in lanetlendiğine inandırmamız gerek. | Open Subtitles | لا هذه ليست غلطتنا ويمكننا ان نقول ببساطة أن كريغ ملعون |
| Sigortasız çalışmış olman bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطؤنا أنك كنت خارج السجلات |
| Binada kimsenin iş birliği yapmayacak olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطأنا أنهُ شخص لم يتعاون داخل المبنى |
| Yani bizi suçlama. Beceriksiz bir garsonu işe alman bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطأنا أنّكَ عيّنت طاقم عمل ليس مؤهّلًا. |
| Tüketicilerin GDO'lu gıdalar konusunda paranoyaklaşması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطأنا أن المستهلكين مصابون بجنون الارتياب من الأطعمة المعدلة وراثياً. |
| Vakitlerini harcayacak başka yollar bulmaları bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطأنا أنّهم عثروا على طُرقٍ أخرى ليشغلوا وقتهم |
| Lanet olsun, evlat, berbat lanet bir annen olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | اللعنة يا ولد ليس خطأنا أن لديك أم سيئة |
| Bak, biliyorum bu korkunç bir şey ama bizim suçumuz değil! | Open Subtitles | - أنظري , أنا أعلم أن هذا مرعب – لكنه ليس خطأنا |
| Hiçbiri bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | إنه ليس خطأنا,لا شيء من ذالك كان خطأنا |
| Espri anlayışlarının olmaması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس ذنبنا انهم لا يتلكون روح الدعابه |
| Bir sürü çocuğunuzun olacak olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس ذنبنا أنّكم ستحظون بقطيع من الأطفال |
| bizim suçumuz değil. Evin sahibinin suçu. | Open Subtitles | الذنب ليس ذنبنا إنه مالك العقار |
| Ailelerimizin kanser olması bizim suçumuz değil ki. | Open Subtitles | أعني، إنها ليست غلطتنا أهلنا مصابين بالسرطان |
| Bunun oluyor olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | إنها ليست غلطتنا أن هذا ما حدث |
| Sana kobay faresi aldık ama öldü. Ölmesi bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | -مات ذلك الشيء، إنَّهُ ليس خطؤنا |
| Edie Teyze'nin koridorunun dar olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | (ليس خطؤنا أن منزل العمة (إيدي به ممرات ضيقة |
| bizim suçumuz değil! Nereden bilebilirdik! | Open Subtitles | هذا لم يكن خطأنا نحن لم نكن نعرف |