bizimle çalışmaya devam ederek doğru olanı yaptın. | Open Subtitles | جيد لقد قمت باختيار صائب باستمرارك في العمل معنا |
İki günlüğüne şehirde olduğunu göz önünde bulundurarak onu bizimle çalışmaya davet etmek için bunun iyi bir fırsat olacağını düşündük. | Open Subtitles | رؤيتهم في المدينة لبضعة أيام، وكنا نظن أنه سيكون فرصة أدعوه إلى العمل معنا. |
Tesis kapatıldığında ise bizimle çalışmaya başladı. | Open Subtitles | عندما أغلق المكان , قبلت العمل معنا |
Winslow hâlâ ona güveniyorsa ve Redman bizimle çalışmaya gönüllüyse. | Open Subtitles | إن كان ما يزال يثق به وإن كان " ريدموند " ينوي العمل معنا |
bizimle çalışmaya ikna etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد حاولت إقناعه بالعمل معنا |
J, bizimle çalışmaya devam edeceksen toplantıyı kaçıramazsın. | Open Subtitles | (جاي) إذا أردت الاستمرار في العمل معنا يجب أن تحضر الاجتماعات |
Mark bizimle çalışmaya karar verdi. | Open Subtitles | مارك) وافق علي العمل معنا) |