"bizimle yaşamaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • للعيش معنا
        
    • لتعيش معنا
        
    • ليعيش معنا
        
    • بالعيش معنا
        
    Çok sayıda çocuğun eğitimini destekledi ve okullara ulaşabilmeleri için bir çoğunu Bizimle yaşamaya davet etti. TED هي دعمت تعليم عشرات الأطفال و دَعَت العديد للعيش معنا في منزلنا من أجل الذهاب إلى المدارس.
    Bir an, Victor'un Bizimle yaşamaya başladığı andan beri korktuğum şeyin başımıza geldiğini düşündüm. Open Subtitles للحظة صدقت مخاوفي منذ أن أتى فيكتور للعيش معنا تخيلاته للحرية في الحقول انتصرت
    Hayır. Teddy doğduğunda, annem gelip Bizimle yaşamaya başlamıştı. Open Subtitles جاءت أمّي للعيش معنا عندما تيدي كان ولد.
    Bir kaç kere buluştuk, sonra Bizimle yaşamaya başladı. Open Subtitles خرجنا مع بعضنا عدة مرات جاءت لتعيش معنا
    Bizimle yaşamaya ilk geldiğin zamanı hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكّرُ عندما أتيتَ لتعيش معنا
    Adrian Bizimle yaşamaya başladıktan sonra muazzam ilerleme kaydetti. Open Subtitles أدريان قام بتقدم هائل منذ أن جاء ليعيش معنا
    Tanrı tapınaktan çıkıp Bizimle yaşamaya geliyor. Open Subtitles الرب سيغادر القلعة ليعيش معنا
    Evdeyken Bizimle yaşamaya başlasan iyi edersin tekrar yola çıkıncaya kadar. Open Subtitles من الأفضل أن تبدأ بالعيش معنا عندما تعود للمنزل قبل أن ترحل ثانيةً
    Olivia Bizimle yaşamaya başladığından beri kabuğunu kırdı, gülüyor, okumayı öğrendi. Open Subtitles منذ انتقال اوليفيا للعيش معنا استطاعت الخروج من قوقعتها إنها تضحك، تعلمت القراءة
    Çünkü Bizimle yaşamaya buraya geldi. Glee kulübü, hakkınızı vermeliyim. Open Subtitles لأنه أتى هنا للعيش معنا. حسنٌ , يانادي الغناء عليّ أن أقول لكم.
    İkizler Bizimle yaşamaya başladığında küçüktü. Open Subtitles حقيقة, لقد كان صغيراً حين أتى التوأم للعيش معنا
    Dixon Bizimle yaşamaya başladığı ilk zamanlarda, tamamıyla tepetaklak olmuştum. Open Subtitles أتعلمون , عندما أتي(ديكسون) للعيش معنا لقد كنت غاضبة تماماً
    Büyükannemin Bizimle yaşamaya başladığı günü hatırlıyorum. Open Subtitles اتذكر يوم قدوم جدتي للعيش معنا
    Burada Bizimle yaşamaya geldin. Open Subtitles وقد أتيت هنا لتعيش معنا.
    Bizimle yaşamaya geldi. Open Subtitles جائت لتعيش معنا.
    Ve Vanessa Bizimle yaşamaya, her gün bize neşe getirmeye devam ediyor. Open Subtitles و (فينيسا) تستمر بالعيش معنا يجلب لنا السعادة كل يوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more