| Bir şekilde ona kendisini boğduğu kemerini çıkarttırmış biri. | Open Subtitles | بطريقة ما جعلها تنزع حزامها الذي خنقها به |
| Ne şekilde boğduğu gibi şeyler. | Open Subtitles | مثل كيف تم خنقها |
| Ne şekilde boğduğu gibi şeyler. | Open Subtitles | مثل كيف تم خنقها |
| Sör David Smith'in tüm ailesini boğduğu küvetin yanı başında dişlerimi fırçaladım. | Open Subtitles | وفرشت أسناني بجانب الحوض الذي أغرق فيه السيد ديفيد سميث عائلته بالكامل |
| Sör David Smith'in tüm ailesini boğduğu küvetin yanı başında dişlerimi fırçaladım. | Open Subtitles | وفرشت أسناني بجانب الحوض الذي أغرق فيه السيد ديفيد سميث عائلته بالكامل |
| Hatırlamaz olur mu! Jules onu boğduğu için o da karışmamayı tercih etti. | Open Subtitles | يعلمُ ذلك، إلّا أنّه لا يريد التدخّل لأنّه يشعرُ بأنّه مخنوق |
| Lakin senin katı yöntemlerin beni boğduğu için katlanmamın mümkünatı yoktu. | Open Subtitles | ولكن ... على الطريقة التي عاملوني مخنوق لي. |