Zamanımızı, Estonyalı bir müzisyeni araştırarak boşa harcadık. | Open Subtitles | أهدرنا وقتنا بالإستعلام عن الموسيقار الإستوني |
Tam iki saatimizi boşa harcadık ve şimdi baştan başlamak zorundayız. | Open Subtitles | رائع لقد أهدرنا الساعتين الماضيتين و الآن يجب أن نبداء من جديد |
Değilse, üç günü boşa harcadık demektir. | Open Subtitles | إن لم يكن, فلقد أهدرنا ثلاثة أيام |
Lanet olsun bunca zamanı boşa harcadık. | Open Subtitles | لعنة الله على ذلك.. لقد أضعنا كل هذا الوقت |
Birlikte olmayarak, ömrümüzün çoğunu boşa harcadık. | Open Subtitles | لقد أضعنا الكثير من الوقت بالعيش بعيدين عن بعضنا |
Pazar gününü resmen boşa harcadık. Orada bizi gözleyen sponsorlar vardı. | Open Subtitles | لقد ضيعنا الكثير من الوقت يوم الأحد لقد كان لدي الكثير من كفلاء هناك |
Ne yazık ki zamanını boşa harcadık ve House'un haklı olduğunu kanıtladık. | Open Subtitles | لسوء الحظ لقد ضيعنا وقته فحسب و أثبتنا ان هاوس محق |
Sonuncusunu ise boşa harcadık. | Open Subtitles | وقد أهدرنا السابقة مقابل لا شيء |
Burada hiçbir şey yok. Bütün günü boşa harcadık! | Open Subtitles | لا يوجد شيء هنا لقد أهدرنا اليوم بأكمله |
- Ve biz de iki buçuk saati boşa harcadık. | Open Subtitles | ونحن فقط أهدرنا ساعتين ونصف |
Bütün bu zamanımızı onun isteklerine boşa harcadık. | Open Subtitles | لقد أضعنا كل هذا الوقت على ما يريد |
Değerli vaktimizi boşa harcadık. Hayır harcamadık. | Open Subtitles | لقد أضعنا وقت مفيد - لم نضيعه - |
Benimle Annem gibi konuşuyorsun ki bu da şu anda stresli olduğumdan daha çok strese sokuyor beni çünkü az önce ilk turu boşa harcadık ve az önce sergilemiş olduğumuz acınası performansı telafi etmek için dakikalarım var. | Open Subtitles | أنت تتحدثين إلي مثل والدتي، وهو أمر يثير توتري أكثر مما أنا عليه بالفعل، لأننا ضيعنا تواً جولتنا الأولى، |
Sürekli sızlandık. boşa harcadık. | Open Subtitles | دائما خلاف ضيعنا حياتنا. |
Anlaşılan öğleni boşa harcadık millet. | Open Subtitles | يبدو اننا ضيعنا وقتنا يا رفاق |