| Annene boşanmak istediğimi söyle, yoksa ben söylerim. | Open Subtitles | ،أخبري أمكِ إنني أريد الطلاق وإلا فسوف أفعل |
| Tony demin sana boşanmak istediğimi söyledim ve sen bir şey yokmuş gibi bana baktın. | Open Subtitles | للوصول إلى البريد الصوتي توني, لقد أخبرتك للتو أني أريد الطلاق وقد نظرت إليَّ وكأنه لم يحدث شيء |
| boşanmak istediğimi bunu sormadan üç yıl öncesinde bile biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أنني أريد الطلاق منذ ثلاث سنوات وقبل أن أطلبه أن يطلقني |
| Buraya boşanmak istediğimi söylemeye geldim. | Open Subtitles | جِئتُ إلى هنا لإخْبارك بأنني أُريدُ الطلاق |
| Shannon'a boşanmak istediğimi söylemiştim... | Open Subtitles | أخبرتُ شانون أني أُريدُ الطلاق |
| boşanmak istediğimi söylediğimde böyle çılgınca bir şey yapacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب ان اعلم عندما طلبت منه الطلاق انه سوف يقوم بعمل مجنون |
| Ondan boşanmak istediğimi söylediğimde. | Open Subtitles | عندما أخبرتُها أنّي أريد الطلاق. |
| Karıma boşanmak istediğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأخبر زوجتي أني أريد الطلاق |
| Ondan boşanmak istediğimi mi söyleyeyim, bu gece? | Open Subtitles | سأطلب منه الطلاق إذاً ، الليلة؟ |
| Dün gece Arnold'ı aradım ve boşanmak istediğimi söyledim. | Open Subtitles | لقد اتصلت بـ ( أرنولد ) ليلة أمس وطلبت منه الطلاق |