"bon temps" - Translation from Turkish to Arabic

    • بون تومبس
        
    • بون تمبس
        
    • بون تيمب
        
    • بون تامبس
        
    Bon Temps otuz kilometre uzakta. Open Subtitles بون تومبس تبعد حوالي الـ 20 ميلاً من هنا
    Haydi Bon Temps'e geri dönelim. Open Subtitles دعينا نتسلسل من هنا ونعود إلى بون تومبس الآن
    Yola çıkmadan Bon Temps'dan aldım. Open Subtitles لقد إلتقطهم من بون تومبس قبل أن أغـادر
    Tabii, New York ve Washington dura dura teröristler Bon Temps'a saldıracak. Open Subtitles لإنه بعد (نيويورك) و ( واشطن دي سي) الإرهابين سيأتون هنا إلى (بون تمبس)
    Bon Temps'deki herkes ne yaptıklarını bilmemelerine rağmen tutuklanıyor. Open Subtitles (يبدو أن كل شخص في (بون تمبس أصبح معتقل لكنهم لآ يعلمون مالذي عملوهـ
    Yani burası, Bon Temps'e geçmeden önce saldırdıkları son evlerden mi? Open Subtitles إذا، هذا كان من آخر المنازل التي ضربوها قبل "بون تيمب" ؟
    Karşınızda refahı bulma yolunda ilerleyen Bon Temps'ten Jason Stackhouse. Open Subtitles هذا هو (جايسون أستاكهاوس) ، من مكان (يعم بالسلام في (بون تامبس
    Ailesi Bon Temps'e ilk yerleşenler arasında ve kendisi de Sivil Savaş'ta Louisiana'yı cesurca koruyanlar arasında. Open Subtitles (عائلته هو الأولى التى إستوطنت (بون تومبس (ولقد قاتل بشجاعه من أجل (لويزانا في الحرب في إستقلال الجنوب
    Bon Temps'in saf kan evlatlarından ve burayı inşa edenlerden birisi olan kişiyi selamlayalım. Open Subtitles دعنا نرحب بأحد الأبناء الأصليين إلى (بون تومبس) هنا في البلده والذي ساعد في بنائها
    Bon Temps söylediğiniz kadar yakınsa yakında onları göreceğim. Open Subtitles وإذا كانت (بون تومبس ) قريبه كما تقولين لذا سأراهم قريباً ولا أريد أن تطلخ عودتي
    - Ama tanıdık bir şeyler vardı. - Bon Temps'dan birisi gibi mi? Open Subtitles ولكن كان هناك شيئاً ما مألوفاً - مثل شخصاً من هنا من (بون تومبس) ؟
    Ama şey yapabilirim Bon Temps'daki şerife fakslayabilirim. Open Subtitles كل ما يمكنني فعله (هو إرسالها بالفاكس إلى مأمور (بون تومبس
    Seni bu işe bulaştırmamaya çalıştım ama Bon Temps'ta yaşamak artık güvenli değil. Open Subtitles لقد حاولت أن أبقيكِ بعيداً عن هذا الأمر، ولكن الوضع خطر للغاية في (بون تومبس).
    Onu Bon Temps'a, Jason Stackhouse isimli genci dönüştürmeye götürmenizi istiyorum. Open Subtitles أريدكما ان تأخذاها إلى (بون تومبس)، حيث سوف تقوم بتحويل رجل شاب يدعى (جيسون ستاكهاوس).
    Onu öldüremeyeceksem, Bon Temps'dan ayrılmasını nasıl sağlarım? Open Subtitles ، اذا لم أستطع قتلها كيف أجعلها تغادر (بون تمبس) ؟
    Bon Temps de onun 15 kilometre güneyinde. Open Subtitles بون تمبس) على بعد 10 أميال من جنوب هذا)
    Bill, Bon Temps'te ciddi anlamda ters bir şeyler var. Open Subtitles (بيل) ، هناك مشكلة خطيرة في (بون تمبس)
    Bon Temps'da, tamamen aynı. Open Subtitles بالتحديد في (بون تمبس) .ألم
    Sen Bon Temps'in yıldızıydın. Open Subtitles (كنت نجمآ في (بون تمبس
    Bon Temps'te mi? Open Subtitles في (بون تمبس) ؟
    Onları Bon Temps'e sen getirmedin tıpkı o kızın da Saint Alice'e getirmediği gibi. Open Subtitles أنتِ لم تحضريهم إلى "بون تيمب" مثلما لم تحضرهم تلك الفتاة إلى "سانت إليس"
    Bir dakika. Bon Temps... O korkunç cinayetler yüzünden suçladıkları zavallı sen değil miydin? Open Subtitles انتظر (بون تامبس) ، هل كنت الرجل المسكين الذي أتهموه بجرائم القتل الفظيعة تلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more