Kurtulmak için tek şansı fark edilmeden nöbetteki Bosnalı muhafızı geçmek. | Open Subtitles | فرصته الوحيدة للنجاة هي التسلل وتخطي الحارس البوسني الذي يتولى المراقبة |
Bana yol gösteren Bosnalı asker şimdi tüm arkadaşlarının burada yattığını söyledi. | TED | الجندي البوسني الذي أرشدني أخبرني بأن كل أصدقائه كانوا هناك الآن. |
Ölü Sırp askerleri çatışmalardan sonra toplanıyor ve savaş esirlerinin takasında veya hayatını kaybeden Bosnalı askerlerin cesetlerinin geri alınmasında koz olarak kullanılıyordu. | TED | قتلى الجنود الصرب تم جمعهم بعد المعركة وأُستخدموا للمقايضة بالسجناء أو الجنود البوسنيين الذين قتلوا في الأحداث. |
Genç Bosnalı'ların planları tutmamıştı. | Open Subtitles | حتى تلك اللحظة ، كانت خطة الشبان البوسنيين قد سارت على نحو سيئ للغاية |
Bosnalı bir çocuk ve annesi şey, onlar mülteci. | Open Subtitles | وهو من "البوسنا" ووالدته ايضاً انهم لاجئين |
Bunlar beyaz tenli Bosnalı Müslüman fanatikler. | Open Subtitles | من ذوي البشرة البيضاء البوسنة متطرفون مسلمون |
Bosnalı orospu çocuğuna dikkat et! | Open Subtitles | إحذري من الوغد البوسني الكبير |
Akrepler, Sırp ölüm timi, Bosnalı müslümanlara karşı savaş suçları işlediler. | Open Subtitles | قوات العقرب و فرق الموت الصربية أرتكبت جرائم حرب ضد المسلمين البوسنيين. |
Tankosic: Bazı Bosnalı gençler canımı sıkıyor. | Open Subtitles | -لدي بعض الشباب البوسنيين الذين يشغلون بالي.. |
veya iki Bosnalı, hangisini istersen... | Open Subtitles | أو إثنين من البوسنيين ، إذا كنت تريد |
Benim ülkemden, benim gibi insanlar, biz... ben Bosnalı'yım, biz duyamamanın tehlikeli olduğunu düşünürüz. | Open Subtitles | ... "الناس مثلي في بلدي، نحن من " البوسنا ومن الخطر ألا تكون لديك القدرة على الاستماع |
Bosnalı'yız. Hepimiz Bosnalı'yız. | Open Subtitles | "نحن من "البوسنا |
Bunlar El-Kaide'nin Bosnalı Müslüman halk arasından oluşturduğu bir ekip. | Open Subtitles | هذا هو الفريق الذي جندت تنظيم القاعدة من بين البوسنة السكان مسلمون |
Fakat sanırım korkunun en kötü versiyonu şu -- dört yıllık Sarajevo kuşatmasından kurtulan Bosnalı bir kadın olan Samia'nın dediği gibi. Dedi ki, "İçimdeki 'ben'i kaybetme korkusu içimdeki ben, İçimdeki 'ben'i kaybetme korkusu." | TED | ولكني أعتقد أن أسوأ أنواع الخوف -- كما أخبرتني "سامية" ، سيدة من البوسنة التى نجت من حصار ساراييفو الذي إستمر أربع سنوات . قالت ، " الخوف أن أفقد ذاتي.. الخوف أن أفقد الأنا في داخلي ." |
Şuradaki adam Ilija, Bosnalı. | Open Subtitles | وذلك الرجل هناك... (إيليا).. من (البوسنة) |