"bostan" - Translation from Turkish to Arabic

    • بوسطن
        
    • بوستن
        
    Bostan'da bu ritüel'e yıllarca müsamaha gösterdim. Open Subtitles لقد اعتدت على هذه الطقوس لسنوات في بوسطن
    Bostan'da seri bombala suçuyla yargılanmış. Open Subtitles أُتهم بتفجير سلسلة من الانفجارات في بوسطن
    Bostan'daki o pahalı yerlerden birine. Open Subtitles نقلتها امها الى ريهاب واحدة من هذه الاماكن الباهظة فى بوسطن
    Carolina Florez. Küba'da doğmuş, Bostan'da büyümüş. Open Subtitles كارولينا فلوريز، وُلدت في كوبا ونشأت في بوسطن
    Bostan sadece barut fıçısını patlatan kibritti! Open Subtitles "بوستن" هي فقط من أضرمت النّار في برميل البارود
    Bunca zamandır Bostan'da olman hakimiyetini etkiliyor diye düşünmeye başlıyorum. Open Subtitles لقد بدأت أفكر أنه رُبما كل هذا الوقت فى بوسطن قد قام بالتأثير على حُكمك الجيد
    1776'nın son saatlerinde Revere'yi Bostan'daki gümüşçüde ziyaret etmiştim. Usta Revere? Open Subtitles قمت بزيارة ريفير في مكانه لتصنيع الفضة في بوسطن سيادة الرائد ريفير؟
    - Bostan'dan gönderilmiş olmalı. Aramıza Boston'dan bir köstebek göndermişler. Open Subtitles " ـ لابد أنهم أحضروه من "بوسطن ـ أتى من "بوسطن" ليشي بنا
    Hassas çanak, itmeli çanak ve Bostan çanağı önce yüklenmeli. Open Subtitles ماكـينة "إكزاكت"، وماكـينة البـدال وماكـينة "بوسطن" سـيتم شحنهـا أولاً.
    Önemli olanlar hassas çanak itmeli çanak ve Bostan çanağı dır. Bunlar önce yüklenmeli. Open Subtitles المهـم هو ماكـينة "إكزاكت" وماكـينة البـدال وماكـينة "بوسطن".
    Kız arkadaşım salı günü Bostan'dan gelecek de. Open Subtitles فصديقتي الحميمة قادمة "يوم الثلاثاء من " بوسطن
    Bostan meselesinden, ortağından ve kız kardeşinden haberim var. Open Subtitles أعرف كل شيء عن بوسطن وشريكتك وشقيقتك
    Bostan'a indiği anda geri alacağız. Open Subtitles سنمسك به عندما يهبط في بوسطن.
    Bir gece Bostan Limanı'nda güverte nöbetinde yalnız başınayken sudan çıkıp gemiye doğru tırmanan bir adam görmüş. Open Subtitles وذات ليلة كان بمفرده في الحراسة الليلية، راسياً في ميناء (بوسطن .. ) ورأى ذلك الرجل
    Bostan'da oturuyor. Open Subtitles "إنـّهاتعيشفي "بوسطن!
    Bostan nerede? Open Subtitles "أين في ""بوسطن"" ؟"
    Wellesley, Bostan'da değildir. Open Subtitles "ويليسلي" ليست في "بوسطن"
    İşi aldığımdaysa kendi kendime Bostan'da kalmak istediğim için kabul ettiğimi söyledim. Open Subtitles و عندما قبلت بالوظيفة... أقنعت نفسي بأني أُريد البقاء فى ((بوسطن))...
    Los Angeles, Miami ve Bostan'dan uzmanlar getirttim. Open Subtitles استعنا باختصاصي من جميع الأنحاء من ـ (لوس أنجلوس) ـ ـ (ميامي) و (بوستن) ـ حتى الأمس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more