Ve orada Sonny Boy ile arkadaşlık kurmuştum. Kendisi dumanlı çöp yığını arasında yaşıyordu. | TED | وهناك صادقت سوني بوي. والذي كان يعيش حرفيا فوق كومة ساخنة من النفايات. |
Tüm bu yıllar boyunca, Sonny Boy ile tekrar irtibata geçmeye çalıştım. | TED | على مدار كل تلك السنين. حاولت أن أصل إلى سوني بوي. |
Normal boyalardan 35% daha pahalı çünkü Dutch Boy insanların hakkında konuştuğu dikkate değer bir kutu yaptı. | TED | لأن بوي الهولندية صنعت علبة يتحدث عنها الناس، لأنها ملحوظة. |
Danny Boy'u ya da Sweet Isle of Innisfree'yi çalsan olmaz m? | Open Subtitles | الا يمكنك ان تعزف داني بوي او أسويت ايل اوف انزفري |
Selam. Friar's Fat Boy'a hoş geldiniz' Ne alırdınız? | Open Subtitles | أهلاً، مرحباً بكم في مطعم الولد السمين أيمكنني أن أخذ طلبيتكم |
Big Boy'a gitsek olmaz mı? | Open Subtitles | ألا يمكننا أن نذهب إلى مطعم الولد الكبير ؟ |
Chancing yarım Boy, Lady Higloss bir Boy ardında Vote Boy, Beefsteak, Kerry Patch ve Blue Note. | Open Subtitles | ليدي هايلوز خلفهم يتبعهم فوت بوي وكاري باتش وبلونوت |
Lady Higloss hemen yanında ve Vote Boy ardında Bubblesome, Beefsteak, Kerry Patch ve Blue Note. | Open Subtitles | ليدي هايلوز تقودهم ويتبعها بابلسون وفوت بوي ومن بعدهم كيري باتش وبلونت |
Larry Boy'un annesi aniden buraya taşınınca bir gariplik olduğunu anlamalıydım. | Open Subtitles | كان يجب علي أن أعرف أن هناك شيء غريب عندما انتقلت أم لاري بوي إلى هنا |
Biraz bira,biraz marihuana, biraz "georgia home Boy". | Open Subtitles | بعض البيرة , بعض المروانا وبعض من محلول جورجيا هوم بوي |
O zaman neden televizyon seyretmiyorsun ya da o salak Game Boy'unla oynamıyorsun ya da seni eğlendiren her neyse onu yapmıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تشاهد التلفاز إذاً أو تلعب بجهاز الجيم بوي أو أي شئ آخر تستمتع به وحدك؟ |
Baddly Drawn Boy'dan başka birşey dinleyemez miyiz? Kütüphanede konuşmak yok. | Open Subtitles | ألا يمكننا أن نستمع إلى أي شيء آخر غير بادلي دراون بوي. الحديث في المكتبة غير مسموح. |
Bad Boy buraya oyunu almaya geldi. | Open Subtitles | باد بوي ليست هنا لتكون اللعبة باد بوي هنا لتنهي اللعبه |
Bu son telefon olayından önce de Blair'in iş adresini verip, "Boy Toy Monthly" dergisine abone etmişsin. | Open Subtitles | قبل هذه الحادثة الهاتفية الأخيرة حصلت على اشتراك بلير بلعبة بوي الشهرية باستخدام عنوان عمله |
Benim gerçek bir prodüktöre ihtiyacım var. Hip Boy... Timbaland. | Open Subtitles | احتاج الى منتج حقيقي , هيب بوي او تيمبلاند |
bu tabir size çekici gelmesin çünkü orası kokuşmuş bir bölgeden başka bir şey değildi. Sonny Boy gibi çocuklar değerli bir şey bulmak için her günün her saatini orayı karıştırmakla geçiriyorlardı. | TED | لكن لا تدع رومانسية هذا الاسم تخدعك. لآنها لم تكن أكثر من مجرد مكب عفن للنفايات يقضي فيه أطفال مثل سوني بوي حياتهم ينقبون فيه يوميا. ليجدوا شيء أي شيء له قيمة. |
O gece, Sonny Boy ve ailesi benim hayatımı tamamıyla değiştirdiler. Çünkü uyku vakti geldiğinde, odamın yarısının boyunda bir betona ben, Sonny Boy ve ailesi bir betona uzanmıştık. Hepimiz uzun bir çizgi halindeydik. Çöp kokuları geliyordu ve etrafta hamam böcekleri dolaşıyordu. | TED | تلك الليلة مع سوني بوي وعائلته غيرت حياتي للأبد. لأنه حينما حان وقت النوم. تمددنا ببساطة على هذه المصطبة الإسمنتية حجمها نصف حجم غرفة نومي. أنا وسوني بوي وباقي العائلة. سبعة منا في هذا الصف الطويل ورائحة القذارة حولنا والصراصير تزحف في كل مكان. |
Sonny Boy gibi çocuklara yardım etmeyi denemek ona biraz dolar göndererek veya yaşadığı çöplüğü temizleyerek gerçekleşmez çünkü problemin kaynağı başka bir yerde yatıyor. | TED | وإذا ما رغبنا في مساعدة أطفال مثل سوني بوي لن يفلح أن نجرب إرسال بضعة دولارات له. أو أن نحاول أن ننظف مكب النفايات الذي يعيش فيه. لأن أصل سبب المشكلة في مكان آخر. |
Pardon ama Big Boy dururken neden Big Boy gibi bir burgerle yetineyim? | Open Subtitles | أعذريني ، في عالم يضم مطعم الولد الكبير لماذا عليّ أن أَقبل بشيء يشبه الولد الكبير؟ |
Çünkü şu an Big Boy'da değilsin de ondan! | Open Subtitles | لأنك لست في مطعم الولد الكبيرِ |