"boyamak" - Translation from Turkish to Arabic

    • طلاء
        
    • دهان
        
    • رسم
        
    • دهن
        
    • بطلاء
        
    • تلوين
        
    • يرسم
        
    • لصبغ
        
    • صبغ
        
    • أدهن
        
    • الصِباغَة
        
    • ندهن
        
    • يرزقك
        
    • طلائه
        
    Ayaklarını siyaha boyamak yerine bot giydiği için onunla evlenecek. Open Subtitles ستتزوجه لأنه يرتدي حذاء بدلاً من طلاء قدميه باللون الأسود
    Yağlı bir yumurtayı boyamak neredeyse imkansız TED إنه من المستحيل تقريبا طلاء الدهون الموجودة في البيضة.
    Önceden plan yapmak, odamı boyamak, duvarlara resim asmak gibi şeyler. Open Subtitles مثل التخطيط للمستقبل و دهان غرفتي و وضع صور على الحائط
    Ayrıca, ışık alan bölgeleri de boyamak ve arkadaşımın vücüdunda gri tonlarda bir harita oluşturmak istedim. TED أردت أيضا أن رسم أقوى من ذلك وإنشاءرسم تفصيلي على جسمه باللون الرمادي.
    Vücudunu gümüşe boyamak ve savaş anıtında kötü şiirler okumak gibi garip işler yaptı. Open Subtitles لقد فعل أشياء غريبة مثل دهن جسمه بالفضة والوقوف عاري على نصب حربي إلقاء الشعر السيء
    Sonra arka planı boyamak için burundan 11 piksellik bir parça alıyorum ve endüstriyel paletten uyuşan rengi, Pantone'u arıyorum. TED ثم اختار مربع بقياس ١١ بكسل من الأنف، واقوم بطلاء الخلفية، وابحث عن اللون المطابق في لوح الألوان الصناعي، بانتون.
    Dinleyin, artık Paskalya'da yumurta boyamak yok! Open Subtitles انتظر الفصح لن يكون عن تلوين البيض والارانب!
    Sonunun duvar boyamak olacağını ve köpeklerin de o duvarlara işeyeceğini söylerdi. Open Subtitles لقد قال كان عليه الاا يرسم على الجدران والكلاب تبول على الحائط
    Boyamaya başladık, ilk yaptığımız şey her yeri maviye boyamak oldu, bu hali bile bize güzel gözüktü TED فبدأنا الطلاء وأول أمر قمنا به كان طلاء كل شيء باللون الأزرق وظننا بأنه يبدو جميلًا
    artık belediye çalışanlarıyla toplantıların olmamasının, artık ortak hisse almamanın, sadece rengin yönetmesine izin vermek benim emelim ise güney kısmını farklı resimlerle boyamak. TED لا اجتماعات مع مسؤولي المدينة، لا تأييد مجتمعي، فقط دع اللون يحكم رغبتي في طلاء ألوانٍ مختلفة عن الجانب الجنوبي.
    Arabayı boyamak yetmez. Open Subtitles يَأْخذُ أكثر مِنْ طبقة طلاء على طريقِ الرعدِ.
    Bu odayı maviye boyamak ister misiniz? Holdeki gibi? Open Subtitles أتريد طلاء هذه الغرفة بالأزرق مثل الممر؟
    Onlara Almanya'ya varınca hoş görünmesi için treni boyamak istediğini mi söyleyeceksin? Open Subtitles تقول للالمان بانك تريد دهان القطار حتى يكون شكله ظريف وهو ذاهب للالمانيا ؟
    Karımın kıçını mora boyamak istiyorum. Open Subtitles اننى انوي دهان مؤخرة زوجتى باللون البمبى
    Tavanı boyamak ne kadar vaktini aldı? Open Subtitles كم من الوقت أخذ منه رسم السقف وكل الأمر؟
    Oradan hiçbir şey öğrenmedin mi? Mono ve Sanat öğretmeninin yanı sıra parmak boyama fikrinin "parmak"tan ve "boyamak"tan birazcık daha fazla şey olmasını mı diyorsun? Open Subtitles أتقصدين بجانب مدرس الفن الذي كان يطبّق فكرة الرسم بالأصبع ، الا أنها كانت اصبعا أكثر مما تكون رسم
    Duvarlar pembeye boyamak şiddeti azaltır. Open Subtitles دهن الحائط بالوردي سيخفف من العنف
    Tüm tepeyi boyamak nasıl olurdu? TED ماذا عن القيام بطلاء هذه التلة بأكملها الآن؟
    Yumurta boyamak ister misin? - Tamam. Open Subtitles أتودين تلوين بعض البيض؟
    Sonunun duvar boyamak olacağını ve köpeklerin de o duvarlara işeyeceğini söylerdi. Open Subtitles لقد قال كان عليه الاا يرسم على الجدران والكلاب تبول على الحائط
    Eğer bir bakteri pigment üretiyorsa bunu kumaşları boyamak için nasıl kullanırız? TED إذا كانت البكتريا تفرز صبغة، كيف يمكننا استخدامها لصبغ النسيج؟
    Peki, yapılacak işlerin listesi var garajı temizlemek, evi boyamak, harç... Open Subtitles حسناً، لدي قائمة بجميع الأعمال اليومية تنظيف القراج، صبغ البيت بوية تجصيص الـ
    Büyük annenin tırnaklarını boyamak için istekliden de öteyim. Open Subtitles و سأكون على أتم الإستعداد كى أدهن أصابع قدم جدتك
    Evimi sarıya boyamak istedi. Open Subtitles النظرة، أَنا آسفُ حول حياتِه الكاملةِ، موافقة؟ لَكنَّه كَانَ خاطئ جداً هنا. أرادَ الصِباغَة أصفر بيتي!
    Önce evi boyamak ya da arabayı yıkamak zorunda falan değiliz yani. Open Subtitles كابتشينو ؟ ليس علينا ان ندهن المنزل اونغسل السيار اولا
    Mavi gözlü sarı saçlı İsa'yı boyamak senin sofrana yemek getiriyor. Open Subtitles تلك العيون الزرقاء , و الشعر الأشقر هو المسيح الذى يرزقك بالطعام
    Sadece güzel görünsün diye. Düzenli ve güzel yapmak. Beyaza boyamak, boydan boya. Open Subtitles ، سيجعله لطيفا ً، وسيكون مُنظما ً وأنيقا ً ويتم طلائه باللون الأبيض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more