"boyu" - Translation from Turkish to Arabic

    • طيلة
        
    • الطول
        
    • الأبد
        
    • لمدى
        
    • لبقية
        
    • بطول
        
    • حجم
        
    • الحجم
        
    • مدى
        
    • لعدة
        
    • مدار
        
    • مدي
        
    • طولها
        
    • ارتفاع
        
    • طِوال
        
    Hayat boyu yoksulluk içinde yaşamana, iyi bir yemek için başkalarından gelecek sadakaya muhtaç kalmana nasıl razı olurum? Open Subtitles هل تعتقدين بأنني سأجعلك تعيشين حياة الضنك طيلة حياتك . وتعتمدين على إحسان الآخرين لتحصلين على وجبات الطعام الجيدة
    Tam belli değil, giysileri koyu renk. boyu hedeften kısa olabilir. Open Subtitles لا يُمكنني الجزم، الملابس سوداء ربما الطول أقل من طول الهدف
    Söylentiye göre sebep olduğu birkaç sorun yüzünden Odin tarafından ömür boyu cezalandırılmış. Open Subtitles على افتراض أنه سبب المشاكل فقد أبعده أودن عن قاعة الولائم إلى الأبد
    Hayat boyu cezalıyım ama bir gün daha gizlice çıksam ne olur ki? Open Subtitles نعم، أنا مُعاقب لمدى الحياة. لكن ماذا سيفعلون إضافة يوم آخر من التسلل؟
    Kafaya yenilen bilir rahibe, insanın ömür boyu çivisini çıkarabilir. Open Subtitles ضربة في الرأس يمكنها أن تجعل الرجل غريب لبقية حياته
    Farklı ışık türlerinin hepsi dalgalardır, yalnızca farklı dalga boyu ve frekansa sahiplerdir. TED مختلف أنواع الضوء هي كلها الموجات، إنّها فقط تتميّز بطول الموجة والترددات المختلفة.
    Bir dalganın boyutuna, dalga boyu denir ve gelme sıklığına ise onun frekansı denir. TED حجم الموجة يسمّى طول الموجة، وعدد مرات قدومها يسمّى بالتردد.
    boyu neredeyse 160 cm olan, minik sarışın bir dinamoydu. TED لقد كانت دينامو صغيرة الحجم شقراء، والتي بالكاد تبلغ ثلاثة خمسة أقدام.
    Verilen ölüm cezası, ömür boyu ağır hapis cezasına çevrilecek. Open Subtitles ستخفف عقوبته من الإعدام إلى الأشغال الشاقة المؤبدة مدى الحياة.
    Çünkü aşıkların bir ömür boyu birlikte olmaları çok güzel. Open Subtitles لأنه لأمرٌ رائع عندما يبقى العاشقين مع بعضهما طيلة حياتهما
    Peki eğer dövme deride yaşam boyu kalacak şekilde yapılıyorsa, onu silmenin bir yolu olabilir mi? TED لكن إذا كانت الوشوم تبقى في جلدك طيلة الحياة ، فهل هناك طريقة لإزالتها ؟
    Buna benzer bir gezegen gün boyu buna benzer yörüngeler çizer. TED إن كوكبًا كهذا سيتّخذ مداراتٍ مثل تلك طيلة عمره.
    Bunu tabii ki boyu hesaplamak için ya da kanınızdan güzel bir resim çekmek için yapmıyoruz. TED بالتأكيد نحن لا نقوم به لتوقع الطول أو استخراج صور جميلة من عينات دمك.
    Birbirine yakın dalgalar arasındaki uzaklığa dalga boyu denir. Open Subtitles المسافة بين الموجات المتجاورة تُسمى الطول الموجي
    Ama burada durup şunu söylüyorum: Şu anda gemiyi kaçıranlar, ömür boyu kaçıracaklar. TED ولكن انا واقفة هنا وأقول ان أولئك الذين يفوتون القارب الآن ، سيفوتونه إلى الأبد.
    Ömür boyu burada kalamazsın herhalde. Open Subtitles من الجلي أنه لا يمكن لكِ أن تبقي هنا الى الأبد
    - Verdiğin sözler kalacak. Kan davaları ömür boyu sürer. Open Subtitles الوعود التي قطعتها ستصمد لكن النزاعات الدموية تستمر لمدى الحياة
    Seni üstsüz görürse, ömür boyu bu korkuyla yaşar. Kendimden biliyorum. Open Subtitles إذا رآك عارية سيصاب بالرعب لبقية حياته أنا اعرف اني كذلك
    2 metre boyu var, 150 kilo saf kastan oluşuyor. Open Subtitles بطول 6 أقدام وعرض عشرة و 300 باوند من العضلات
    Bir penisin boyu onun için bir sorunmuş gibi. Open Subtitles كما لو أن حجم القضيب يشكل مشكلة بالنسبة له
    Bu durum sadece yüzeyi etkilediği için, dalgaların boyu ve hızı kısıtlanmıştır. TED ولأنها تؤثر فقط على السطح، فالأمواج محدودة الحجم والسرعة.
    O halde, seni Canavar Adası'nda hayat boyu dehşete mahkum ediyorum. Open Subtitles في هذه الحالة، أعلن عقوبتك رعب مدى الحياة في جزيرة الوحوش
    En az benzeyenler ayıklanınca, algoritma geriye kalanlara mutasyon ve yeniden düzenleme işlemleri uygular; oluşan yeni nesilden en benzer, yani en uygun olanları seçer. Bunu nesiller boyu tekrarlar. TED ما إن تتم برغلة الترانيم الأقل مماثلة، يمكن للخوارزمية إعادة تطبيق تغيّر وإعادة تجميع ما تبقى، وتحديد أكثرها مماثلةً، أو الأنسب منها، مجدداً من الجيل الجديد، وتكرار ذلك لعدة أجيال.
    Yıl boyu kış mı olacak sanmıştın? Open Subtitles هل إعتقدتِ أن الشتاء سيبقى على مدار السنة؟
    Eğer yardım etmeme izin vermezsen, ömür boyu sakat yaşarsın. Open Subtitles إذالمتتركنيأساعدك، لسوف تكون كسيح مدي الحياة.
    Dalga boyu tetiği ayarlıyorum burada çalışır mı diye bakmak için. Open Subtitles إنني أغير طولها الموجي لأرى إن كان يمكن أن تعمل هنا
    Bu gördüğünüz boyu 60 santimetreye yaklaşan fil yamı çiçeği. Open Subtitles ارتفاع حوالى 60 سنتيمترا , وهذا هي زهرة البطاطا الضخمة.
    Sana kalsa gün boyu mağarada kalıp çamur keklerinde sana yardım etmesini tercih edersin. Open Subtitles أنت بالأحرى هو نايم حول الكهفِ طِوال النهار بيسَاعَدَك بكتل الطينِ ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more