Tımarhanede olan Lloyd Braun'du, ben değil. | Open Subtitles | لويد برون كان في مستشفى المجانين , لست أنا |
Konuyu yeniden açıyorum ama, Lloyd Braun da işin içinde olabilir. | Open Subtitles | كان بإمكاني إرجاعها , ولكن لويد برون تدخل |
Ve tahminimce Lloyd Braun'un da bir alakası vardır? | Open Subtitles | وأتصور أن لويد برون له علاقه بذلك أيضا ؟ |
Şu anda, Village'de Eva Braun'un hayatıyla ilgili bir oyunda oynarken, ara vermiş durumdayım. | Open Subtitles | أنا في فترة انقطاع الآن ، أعمل في مسرحية في القرية عن حياة إيف برون. |
Werner von Braun, 2.Dünya Savaş'ı bittikten sonra, 'Bilim ve din birbirine zıt değildir. | TED | ويرنر فون براون ، في أعقاب الحرب العالمية الثانية، يقول العلم والدين ليسا متضادين |
Manikürcüm Eva Braun'dan öğrendim. | Open Subtitles | انا سمعت الخبر من مقصصة اظافري إيفا برون |
Siz daha Lloyd Braun'u görmediniz, değil mi? | Open Subtitles | ألم تروا لويد برون , أليس كذلك ؟ |
Dünya Savaşı'nda sırada, "Hitler ve Eva Braun'un Çılgın Aşkı" var. | Open Subtitles | بعد قليل في "عالم من حرب" (هتلر) و(إيفا برون) متحابان بجنون |
Ryan Braun. Robin Yount emekli olalı 20 yıl oldu. | Open Subtitles | رايان برون , روبن يونت اعتزل قبل 20 سنة |
Evert Braun'la konuşacaktım. | Open Subtitles | واحد من المشاريع كان ايفيرت برون. |
Evet Erik, bu arada Evert Braun'u iyice inceledim. | Open Subtitles | أجل. بالمناسبة لقد تفقدت إيفرت برون. |
Beau Braun'u bu zamana kadar fikirlerimizle besleyen sendin. | Open Subtitles | انت كنت تعطي افكارنا ل " بوو برون " طوال ذلك الوقت |
-Kim? Eski komşum Lloyd Braun. | Open Subtitles | هذا الرجل كان جاري في الصغر، (لويد برون) |
Evet, Evet. Çılgın demişken, Lloyd Braun'u duydun mu? | Open Subtitles | نعم نعم , بالحديث عن الجنون , هل سمعت عن لـ(لويد برون) ؟ |
Bu konuda Lloyd Braun'un nüfuzunu kullanmasını bekliyoruz. | Open Subtitles | نحن نتمنى أن يكون بإمكان (لويد برون) أن يأتي ببعضا من معارفه |
- Lloyd Braun'la sakız çiğniyordum. | Open Subtitles | - كنت امضغ العلكه مع لويد برون |
- Lloyd Braun'un değil, ama kasiyerin. | Open Subtitles | - ليس لويد برون , ولكن المحاسبه |
Lloyd Braun'u kandırmak için takıyordu. | Open Subtitles | كان يفعل ذلك ليخدع لويد برون |
Von Braun ve Klemper uzay yarışını kazanmamıza yardım etti. | Open Subtitles | مع فون براون ، ساعد كليبمبر لنا الفوز في سباق الفضاء. |
İmdada eski Alman Roket Bilimci Werner Von Braun yetişmişti. | Open Subtitles | وجاء الإنقاذ على يد عالم ،صواريخ ألماني سابق فيرنر فون براون |
Askeri Balistik Füze Ajansı'nın başmühendisi Doktor Wernher von Braun Amerika Birleşik Devletleri'nin çok yakında kendi uydusuyla uzayda Rusları takip edeceğini umduklarını belirtti. | Open Subtitles | الدكتور ويرنر فون براون كبير مهندسى قسم الصواريخ الباليستية بالجيش أبدى أمله فى إمكانية الولايات المتحدة |