"brown'" - Translation from Turkish to Arabic

    • براون
        
    • بروان
        
    • وبراون
        
    Murphy Brown, bekar ebeveynlik fikri ile birlikte Başkan Vekilliği koltuğunda senarize edildi. TED تولى مورفي براون على منصب نائب الرئيس عندما انتشرة فكرة الانجاب بدون زواج
    Sanırım 2009'a kadar bu haber sonunda İngiltere'ye ulaştı. Bu yüzden, sanırım Gordon Brown'ı da bu listeye eklemeliyim. TED وأعتقد أنه بحلول 2009، هذه الأخبار وصلت أخيراً لبريطانيا. لذا فمن المرجح أن أضم غوردون براون لهذه القائمة أيضاً.
    Timothy Brown da Nashville'de Keith Carradine ve Geraldine Chaplin ile beraber. Open Subtitles و تيموثي براون في ناشفيل مع المثير كيث كارادين و جيرالدين شابلن
    Bölge savcısı üç sene önce Aaron Brown hakkında tüm bildiklerini gönderiyor. Open Subtitles مكتب المدعى سيرسلون كل شئ لديهم عن ارون بروان من 3 سنين
    Charlie Brown'ın yılbaşı ağacına benziyor. Open Subtitles انها مثل شجرة تشارلي بروان الخاصة بعيد الميلاد
    Ben bir, Brown iki, Williams üç, Grey dört. Open Subtitles سوف آخذ 1 ، وبراون 2 ويليامس 3 ، وجراي 4
    - Buna inanmayacaksınız biliyorum ama Bay Brown'un parasını getiriyordum ki... Open Subtitles أعرف أنكم لن تصدقوا هذا لكن كان معى نقود السيد براون
    Duş alacağım. Bugün söyleyeceğim şarkı Jim Croce'den "Leroy Brown". Open Subtitles ساخذ حمام الان الليله ساغنى اغنيه لورى براون لجيم كروس
    Hiç bir ajansa bağlı değilim, Bay Brown. Devlete bağlı çalışıyorum. Open Subtitles أنا لست تابعة لأي وكالة سيد براون أنا مربية قطاع عام.
    Bay Brown, ben Bayan Goodfellow. Köpeğiniz Clarence hakkında konuşacaktım. Open Subtitles سيد براون, انا مدام جودفيلو بخصوص كلارنس, انه بخصوص كلبك
    Anlamalısınız Yüzbaşı Brown, o inek benim için bir hayvan değil. Open Subtitles عليك أن تفهم كابتن براون تلك البقرة ليست حيوان بالنسبة لي
    Yüzbaşı Brown, eminim ki komşumuz olarak, ...demiryolunun Cranford'un sonu olacağı düşüncesine katılırsınız. Open Subtitles كابتن براون ,أنا واثقة بأنك كجار لنا ستوافقني أن القطار سيكون نهاية كرانفورد؟
    Üçüncü güne kadar ziyaret iadesi yapmanız gerekmez Yüzbaşı Brown. Open Subtitles لم يكن عليك أن ترد زيارتنا حتى اليوم الثالث,كابتن براون
    Bütün gün tek yaptığım yargıç Joe Brown'ı izleyip üzerime pislemek. Open Subtitles كل ما اقوم به طوال اليوم مشاهدة القاضي جوي براون والتبول
    Bu adamın, bunu Brown'dan intikam almak için yaptığı çok açık. Open Subtitles واضحٌ جدا أن هذا الرجل يفعل كل هذا لينتقم من براون
    Anlaşıldı. Sonra devriye memuru Raymond Brown tarafından durdurulmuşsunuz, ... kendisi Carla'nın cesedini bulmuş. Open Subtitles مفهوم ،، وبعدها اوقفكم الشرطي رايموند بروان
    Memur Brown kazada kötü yaralandı. Ama iyileşecek. Open Subtitles الشرطي بروان مصاب إصابة كبيرة من جراء الحادث ، ولكنه سينجوا
    - Söyleme! "Bay Brown, harikasınız. Oldukça nazik ve harika bir görüntünüz var." Open Subtitles آه سيد بروان أنت قديس لديك منظر لطيف محبوب
    Doc Brown, DeLorean ile karşında beliriverseydi kapıyı açsa, deseydi ki: Open Subtitles أقصد , صدقاً , مثلا اذا حضر دكتور بروان الى امامك مع سيارة الرجوع بالزمن ديليورين وفتح الباب
    Doc Brown, Christopher Lloyd'un oynadığı tiptir. Open Subtitles دكتور بروان هو الشخصية الت مثل دورها الممثل كريستوفر لويد
    Onu kaçıranlar Hamilton ve Brown, New York'ta uzun süren davalardan sonra beraat ettiler. Open Subtitles بعد فترة طويلة، والاستشارات القانونية في نيويورك، تجنب أيضا سجانيه. هاميلتون وبراون الملاحقة القضائية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more