Biz kadınlar, bu çocuklar için neler yapıyoruz. | Open Subtitles | الأشياء التى نفعلها نحن السيدات لهؤلاء الأطفال |
bu çocuklar için her şeyimi verebilirim, ama bunu senden beklemiyorum. | Open Subtitles | أضحي بأي شيء لهؤلاء الأطفال ولكن لا أتوقع ذلك منك |
ve öyle hissediyoruz ki bu çocuklar için, bu aileler için daha erkenken yapabileceğimiz şeylerin bir ömür boyu süren sonuçları olacaktır, çocuk için, aile için ve daha geniş kapsamda, toplum için. | TED | ونحن نشعر أن هذه الأشياء التي نستطيع تقديمها لهؤلاء الأطفال, لهذه العائلات, مبكرا, ستكون لها نتائج على مدار الحياة; للطفل, للعائلة, وللمجتمع بصفة عامة. |
Biri bu çocuklar için savaşmaya başlayana kadar bu işi yapacak tek kişi benim. | Open Subtitles | إلى أن يدافع ثمّة شخص عن أولئك الأطفال... فأنا من سيفعل ذلك. |
Sen bu çocuklar için çalışmayı davan yaptın. | Open Subtitles | جعلت من الدفاع عن أولئك الأطفال معركتك... |
Veri; akşamları yatağa farklı saatlerde giden çocuklarda diğerlerine kıyasla daha çook davranış sorunu olduğunu gösterdi. Yatağa gitme saatini düzene koyan çocukların davranışlarında iyileşme görüldü ve bu gerçekten önemli. Çünkü bu, çocuklar için işlerin iyi gitmesine yardımcı olan şeyin düzenli uyku olduğunu gösteriyor. | TED | أظهرت البيانات أن الأطفال الذين ذهبو للسرير في أوقات مختلفة كانت لديهم على الأغلب مشاكل سلوكية، ثم الذين تحولوا لساعات نوم إعتيادية أظهرو تحسن في السلوك، وذلك أمر بالغ الأهمية، لأنه إقترح أن الروتين الخاص بوقت النوم هو الأمر الذي ساعد الأمور على التحسن لهؤلاء الأطفال. |
bu çocuklar için bir şeyler yapmalısın. | Open Subtitles | وانت تريد أن تفعل شيئا لهؤلاء الأطفال. |
bu çocuklar için yaptıkların gerçekten çok güzel. | Open Subtitles | إنه جميل ما تفعله لهؤلاء الأطفال |