Bize gereken en son şey Bu şerefsizi peşimizden sürüklemek. | Open Subtitles | آخر شيء نحتاجه أن نتجول مع هذا الوغد معنا |
Eyvallah, bütün gece Bu şerefsizi aradım. | Open Subtitles | شكرا. لقد كنتُ أبحث عن هذا الوغد طوال اللّيل. |
Bu adamı bulmalıyız, Jimmy. Bu şerefsizi öldürmeliyiz. | Open Subtitles | علينـا ايجاد هذا الرجل , ( جيمي ) , علينـا قتل هذا الوغد |
Kimse senden Bu şerefsizi tedavi etmeni beklemiyor, tamam mı? | Open Subtitles | -لا أتوقع منك معالجة هذا اللقيط صحيح؟ |
Bu şerefsizi yakalamak için harcanan hadsiz hesapsız çalışma saatlerini, tanık yerleştirme programlarında günlerini rahatça yaşasın diye harcamadım. | Open Subtitles | أنا لم أُكرس وقتي في البحث عن هذا التافه ليعيش أيامه مستريحاً بالخارج ضمن برنامج حماية الشهود ، مستحيل |
Bu adamı bulmalıyız, Jimmy. Bu şerefsizi öldürmeliyiz. | Open Subtitles | علينـا ايجاد هذا الرجل , ( جيمي ) , علينـا قتل هذا الوغد |
- Bay Hastings... Bu şerefsizi tanıyorum ve içgüdülerim buna önem vermeniz gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | -سيد (هيستنجز)، إني أعرف هذا الوغد وحدسي يخبرني |
Bu şerefsizi öldüreceğim! | Open Subtitles | تباً ، سأقتل هذا الوغد |
Bu şerefsizi bulmamız lazım. | Open Subtitles | يجب أن نجد هذا الوغد |
Olumsuz. Bu şerefsizi canlı istiyorum. | Open Subtitles | أريد هذا الوغد على قيد الحياة |
Bu şerefsizi affetmeyeceğim. | Open Subtitles | تـبـا ! لن أسامح هذا الوغد |
Tamam, Bu şerefsizi parça pinçik edeceğim. | Open Subtitles | جيد, سوف أسحقُ هذا اللقيط! |
Bu şerefsizi bulunca olacağım. | Open Subtitles | -سأكون بخير عندما نجد هذا التافه |