"bu şeylerle" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه الأشياء
        
    • بهذه الأشياء
        
    Birincisi, bu benim rock grubumun adı ve ikincisi, bu şeylerle karşılaşmak beni kaşif olmaya itmesidir. TED رقم واحد ، هو اسم فرقة الروك المفضلة لي ، والثاني، لأن مواجهة هذه الأشياء اجبرتني على أن اصبح مخترعا.
    - Bütün bu şeylerle oynuyorum sonra gidip ne düşündüğümü söylüyorum. Open Subtitles مالذي يجعلونك تفعله بكل هذه الأشياء ؟ حسنا .. أنا مهمتي أن ألعب بها كلها
    Eve bütün bu şeylerle birlikte yürüyemem ki. Open Subtitles لا يمكنني السير إلى المنزل ومعي كل هذه الأشياء
    bu şeylerle yakalanma. En azından değerli bir şeyler yap. Open Subtitles لا تحصري نفسكِ بهذه الأشياء على الأقل، افعلي شيئاً ذا قيمة
    Çocuk olduğunu ve bu şeylerle eğlendiğini bir düşünsene. Open Subtitles هل بإمكانك تصور نفسك طفلاً وتستمتع بهذه الأشياء ؟
    bu şeylerle uöamam. Open Subtitles -لا أستطيع التحليق بهذه الأشياء
    Sen burada bu şeylerle otururken, benim görevimi unuttuğumu nasıl söylersin? Open Subtitles كيف يمكنك الجلوس بين هذه الأشياء وتقول لى أنى أنا من خسر المهمه ؟
    Ben hastalıkları anlarım. bu şeylerle mücadele etmeyi bilirim. Open Subtitles أنا أعرف المرض وأعرف كيف اتعامل مع هذه الأشياء.
    Kimseyi. bu şeylerle uğraşması mümkün olan herkesi aradım. Open Subtitles لقد اتصلت بكل شخصٍ من الممكن أن يتعامل مع هذه الأشياء
    bu şeylerle büyük bir parti hazırlıyorsun sanırım. Open Subtitles إنّكِ تُفكّرين في إقامة حفل صاخب بكلّ هذه الأشياء.
    Bakın, eğer bu şeylerle savaşıyorsanız aynı taraftayız demektir. Open Subtitles اسمعي، لو أنتم يا رفاق تقاتلون هذه الأشياء فنحن جميعاً في نفس الصف ..
    bu şeylerle söylemesi zor ama yakın zamanda olmadığı kesin. Open Subtitles من الصعب التفريق في هذه الأشياء ولكن من الواضح أنها ليست حديثة
    O konvoyda bu şeylerle savaşmamız için yardımcı olacak silahlarla vardı. Open Subtitles تلك الشاحنة كانت مليئة بالأسلحة التي كانت من المفترض أن تساعدنا في قتال هذه الأشياء
    Bak, bize yardım etmeyeceksen bari bu şeylerle nasıl mücadele edebileceğimizi söyle. Open Subtitles انظر، إذا كنت لن تساعدنا، على الأقل اخبرنا عن كيفية محاربة هذه الأشياء.
    O iyi biri. bu şeylerle savaşıyor. Open Subtitles إنه الرجل الطيب وهو يحارب ضد هذه الأشياء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more