Bu bina, sanki bu amaç için inşa edilmiş gibi. | Open Subtitles | هذا المبنى يبدو وكأنّه مصمّم لهذا الغرض فحسب |
bu amaç için yapılmamıştı ama iş görür. | Open Subtitles | إنها لم تصمم لهذا الغرض لكنها ستفى يالغرض |
Bunu yapmak ya çok zor ya da normal amoni asitlerle yapılması imkânsız, ancak özellikle bu amaç için tasarlanmış amino asitlerle değil. | TED | إنّه من الصعب جداً القيام بذلك أو من المستحيل حتى باستخدام الحموض الأمينيّة الطبيعيّة، ولكن ليس مستحيلاً بواسطة الحموض الأمينيّة التي صُممت خصيصاً لهذا الغرض. |
Yeteneklerinizin bu amaç için bize fazlasıyla yardımcı olacağını umuyoruz. | Open Subtitles | ونآمل أن نستغل مهاراتك في تحقيق هذه الغاية |
Yeteneklerinizin bu amaç için bize fazlasıyla yardımcı olacağını umuyoruz. | Open Subtitles | ونآمل أن نستغل مهاراتك في تحقيق هذه الغاية |
Indogene'ler bu amaç için yaratıldı. | Open Subtitles | الاندوجين خلقت لهذا الغرض بالذات |
Onları sadece bu amaç için yarattık. | Open Subtitles | نحن خلقناهم لهذا الغرض |
Neredeyse bu amaç için yaratılmış. | Open Subtitles | تقريبا وجد لهذا الغرض |