"bu bakışı" - Translation from Turkish to Arabic

• هذه النظرة
• تلك النظرة
• أن نظرة
• هذه النظره
• هذه النّظرة
• تلك نظرة

Bu bakışı çok sık kullanmıyorum, ama repertuvarımda var.
لم أستعمل هذه النظرة كثيرا، لكني أحملها في ذخيرتي.

O bakışı üzerimde denemeyin. Bu bakışı ben bulmuştum.
لا تستخدموا هذه النظرة معي، أنا من اخترعها

Sakın böyle bakma. Bu bakışı bilirim, bela anlamına gelir.
أوه لا, لا تنظر إلى هذه النظرة انا اعلم هذه النظرة, انها تعني مشكلة

Bu bakışı en son, eski karına evlenme teklif ettiğimde gördüm.
لم أرَ تلك النظرة منذ أن عرضت الزواج من زوجتك السابقة.

Bu bakışı çoğu kez gördüm ama bir Saylonun gözlerinde değil.
لقد رأيت تلك النظرة عدة مرات لكن ليس بعيون السيلونز أبداً

Adam bakakaldı... ve ben Bu bakışı biliyorum.
انه لديه هذه النظرة وانا اعرف هذه النظرة

Siz moronlar, Bu bakışı göremiyor musunuz, yoksa bende mi bir kayıp var?
ألا تقرؤون هذه النظرة أيّها الحمقى؟ أم أنني نسيتُ كيف أقوم بها؟

Bu bakışı biliyorum. Hiç de iyi işler peşinde değilsin. 'İyi' göreceli bir kavram.
انا أعلم ان هذه النظرة.تنبأ بشيء غير جيد, وجهه نظر..

Bu bakışı biliyorum. Bu bakışı hatırlıyorum.
أنا أعرف هذه النظرة أنا أتذكر هذه النظرة

Eyvah . Bu bakışı biliyorum . Kötü bir sonuç mu?
أعرف هذه النظرة, نتيجة سيئة, أليس كذلك ؟

Dünya'da Bu bakışı yorumlayacak sadece tek bir kişi var.
هناك شخص واحد على وجه الأرض .الذي بوسعه تفسير هذه النظرة

Bu bakışı affetmen 5 yıl sürdü.
وقد اخذت منك 5 سنوات لتغفر هذه النظرة

Bu bakışı mükemmelleştirmesi onun 50 yılını aldı.
وقد اخذت منها 50 عاما لتجيد هذه النظرة

Gözündeki Bu bakışı iyi biliyorum ve bunun tam olarak ne anlama geldiğini biliyorum; ama seninle olmak istemiyorum.
أرى تلك النظرة في عينيك و أعرف يقيناً ما تعني لكنني لا أريد أن أبقى بصحبتكِ

West Village'da Bu bakışı tanıyacak kadar zaman geçirdim.
لحظة واحدة قضيت وقتاَ كبيرةَ في القرى الغربية لأميز تلك النظرة

Amanın, Bu bakışı daha önce de görmüştüm.
يا صاح, لقد رأيت تلك النظرة من قبل أخفض رأسك فقط

Gözlerindeki Bu bakışı görmek için bile buna değerdi.
اخذ الوقت لأرى تلك النظرة في عينيك كان يستحق

Çocuğu aptal yerine koyabilirsin, ama Bu bakışı daha önce görmüştüm.
ربما بإستطاعتك أن تخداع ذلك الصبي لكنني رأيت تلك النظرة من قبل

Bu bakışı biliyorum. Daha önce bunu yapmışsın.
أنا أعلم تلك النظرة لقد قمتِ بهذا من قبل

Gözlerindeki Bu bakışı biliyorum Jim.
أنا أعرف أن نظرة في عينيك، جيم.

Cidden mi? çünkü süratındaki Bu bakışı daha öncede görmüştüm.
حقا ، لأني قد رأيت هذه النظره من قبل .

Bu bakışı biliyorum.
. أعلم ما تعني هذه النّظرة

Bu bakışı biliyorum. Kavgadan önce böyle bakarsın.
أعرف بأن تلك نظرة ما قبل الهجوم.