"bu bilgiye" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك المعلومات
        
    • هذه المعلومة
        
    • هذه المعلومات
        
    • لهذه المعلومات
        
    • تلك المعلومة
        
    • لتلك المعلومات
        
    • هذه المعلومه
        
    • فلن نعرف
        
    • على تلك البيانات
        
    Fakat bu da muhtemel bir sıkıntı doğurur çünkü bütün bu bilgiye anlam katabilmek için onu işleyebilmemiz gereklidir. Open Subtitles لكنّ ذلك يتضمن عيب محتمل، لأنّ و لفهم كلّ تلك المعلومات نحن بحاجة إلى أن نكون قادرين على معالجته.
    Tüm bu bilgiye nereden ulaştığı bir tarafa yazarın gerçek adını bile bilmiyorum bunları nereden öğrenmiş, vesaire. Open Subtitles ناهيك عن مصدر حصوله على كل تلك المعلومات هل هو خبير فى مجاله وهلم جرا . همم ؟
    bu bilgiye zaten sahipsiniz, Yüzbaşı. Open Subtitles أنت تمتلك هذه المعلومة مسبقاً أيها الكابتن
    Diyelimki, adamla bir gorusme ayarladin, Sen sehirdeki bu bilgiye sahip olan tek temsilci degilsinki, Open Subtitles بإفتراض أنه يمكنك أن تقابل الرجل ، أنت لست العميل الوحيد في المدينة لديه هذه المعلومة
    Yani, büyücüler de bizler de bu bilgiye sahip olmamalıyız. Open Subtitles أعني، يجب ألاّ يحصل المشعوذين على هذه المعلومات وكذلك نحن
    bu bilgiye ulaşmamızın tek yolu güvenli Donanma Haberleşme odası. Open Subtitles الطريقة الوحيدة للدخول لهذه المعلومات من غرفة الاتصالات البحرية الأمنة
    Sen de onun gibi bu bilgiye neden ve nasıl ulaştıklarını öğrenmek istemelisin. Open Subtitles يجب عليك معرفة كيف و لماذا حصلوا على تلك المعلومة بنفس القدر مثلها.
    bu bilgiye ihtiyacım var. Open Subtitles سأحتاج لتلك المعلومات
    Nadia'nın bu bilgiye nasıl tepki vereceğini bilmiyoruz. Open Subtitles أنت لا تعرف كم نادية قد تردّ إلى تلك المعلومات.
    Buradan çıktıktan sonra sizi bu bilgiye sahip bir şekilde arayacağım. Open Subtitles أنا سوف أقوم بالإتصال بك بشأن تلك المعلومات بعد أن نغادر من هنا
    Yani hasarlı beyinleri bu bilgiye dayanarak çevresinde hayal dünyası yaratmış olabilir. Open Subtitles لذا من الممكن أن أدمغتهم المتضررة استولت على تلك المعلومات و قامت ببناء وهم حولها.
    Tamam. bu bilgiye niye ihtiyaç duydun? Open Subtitles حسناً، لماذا كانت هذه المعلومة مهمة لك ؟
    bu bilgiye bazıları komik, tamamı yasal ama belki biraz utanç verici deneğin online olarak paylaştığı bazı referans bilgileri de koyduk. TED لقد قمنا بإرفاق هذه المعلومة ببعض المصادر لبعض المعلومات المضحكة، و القانونية تماماً، لكن قد تكون محرجة قليلاً قد أدخلها المشارك على شبكة الإنترنت.
    "bu bilgiye seçmen kabininde ihtiyacımız olur mu?" Open Subtitles الأولى:" هل هذه المعلومة التي نحتاجها في حُجرة التصويت؟"
    Ve aramızda bu tip bilgiler üzerinde eğitim görmüş küçük bir grup, çok azımız, bu bilgiye, biyolojik karanlık madde demeye başladı. TED وبالنسبة لمجموعة الأفراد الصغيرة منا، والتي تدرس بالفعل هذا النوع من البيانات، بدأ البعض منا بالفعل بتسمية هذه المعلومات المادة المظلمة البيولوجية.
    Yani benim o bilgiye de erişimim yoktu, çünkü etrafımdaki sosyal iletişim ağının bu bilgiye ulaşma şansı yoktu. TED لم تكن لدي إمكانية الوصول إلى هذه المعلومات لأنه لم تكن لدى شبكات التواصل الاجتماعي امكانية الوصول إلى هذه المعلومات.
    Şimdi bu mantığı değiştirip bu bilgiye bir mekan kazandırdık. TED الآن حصلنا على هذا وخصصنا هذه المعلومات
    Başka insanlar çeşitli psikolojik durumlarla ya da reaksiyonlarla bu bilgiye tepki veriyorlar. TED آخرون سيتفاعلون بمجموعة مختلفة من الحالات النفسية أو ردود الأفعال لهذه المعلومات.
    Eğer bu bilgiye erişim olanağına sahipseniz, halkınızın ne yaptığını görebilirsiniz. TED إذا كان بإمكانكم الوصول لهذه المعلومات ، فبإمكانكم معرفة ما يفعله مجتمعكم.
    - Evet, hayır, bu bilgiye sevinirim. Open Subtitles أجل، لا، أودُّ تلك المعلومة
    Ben bu bilgiye sahip değilim. Open Subtitles على تلك المعلومة لست مطلعة
    bu bilgiye ihtiyacımız var. Open Subtitles نحن بحاجة لتلك المعلومات.
    bu bilgiye nereden ulaştınız? Open Subtitles من أين حصلت على هذه المعلومه ؟
    Hayır yapamayız. Bu binadan çıktığımız takdirde bir daha asla bu bilgiye erişemeyiz. Open Subtitles إذا غادرنا هذا المكان فلن نعرف أبداً
    Sonra, bu bilgiye sahip olmak istediğimi, çünkü kaydı yapılan hayatın benim olduğumu söyledim. TED عندها قلت ، عليّ أن أحصل على تلك البيانات ، لأنّ ما تقومون بجدولته يمثّل حياتي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more