Bana Bu ceketi veren adam yıllardır sabun görmemiş. | Open Subtitles | الرجل الذي اعطاني هذا المعطف لم يرى الصابون منذ سنين |
Bu ceketi tanıyorum. Bu Eğlenceli Bobby'nin ceketi! Nerede o? | Open Subtitles | انني أعرف هذا المعطف انه معطف بوبي المرح |
Büyük düşün, oğlum. Seçimleri kazan. Bu ceketi çıkar. | Open Subtitles | انزع هذا المعطف وارتدِ قميصاً منسوجاً على النُّول. |
Bu ceketi gerçekten internetten indirebilir ve bu kelimeyi kolayca başka bir kelime ile değiştirebilirsiniz. | TED | في الواقع، يمكنك تنزيل هذه السترة بسهولة، وتغيير الكلمة بسهولة. |
Adamın biri Bu ceketi, annemin evinde 2 yıl önce bırakmış. | Open Subtitles | ذلك الرجل يترك هذه السترة عند منزل أمي قبل سنتين |
Bu ceketi çıkarıp üniformama hakaret etmeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أنزع هذه السترة وأشوه هذا الزي الرسمي |
Bu ceketi balık kılçığını andıran ve tüm önemli parçaları bir arada tutan bir yapıda tekrar tasarlayabiliriz. | TED | يمكننا إعادة تصميم تلك السترة بإطار خفيّ متصل، مثلما يربط هيكل السمكة أعضائها ببعض. |
Amma kirlisin! Bu ceketi giyme artık. | Open Subtitles | أنت متسخ كثيرا لا يجب أن ترتدي هذا المعطف بعد الآن |
- Çocuklar Bu ceketi bulmuşlar. - Üzerinde kan var. | Open Subtitles | وجد رجالنا هذا المعطف بالأسفل، وإنّه مخضّل بالدماء. |
Karayı ilk görene Bu ceketi vereceğim üstüne de ömür boyu olmak üzere 10.000 sikke! | Open Subtitles | هذا المعطف سيهدى لأول ...من يبصر اليابسة و 10000 عملة ذهبية سنوياً مدى الحياة |
Afedersiniz, Bu ceketi iade etmek istiyordum. | Open Subtitles | عذراً, أود أن أُعيد هذا المعطف |
Nereden buldun Bu ceketi? | Open Subtitles | -المعطف ؟ مِن أين لك هذا المعطف ؟ -بمَ تتّهمني ؟ |
Evet. Bu ceketi bile kendim yaptım. | Open Subtitles | نعم، وقد قمت بحياكة هذا المعطف |
Afedersiniz, Bu ceketi iade etmek istiyorum. | Open Subtitles | معذرةً، مرحباً أنا أريد إعادة هذه السترة |
Bu ceketi gördü ve bakar bakmaz sende harika duracağını anladı. | Open Subtitles | وجد هذه السترة و علم أنّها ستبدو رائعةً عليك. |
Belki de Bu ceketi almak için bu ziyareti bahane etmişsindir. | Open Subtitles | أو ربما تستغل هذه الزيارة كعُذر كي تبيع هذه السترة. |
Bu ceketi haftaya Yahudi kuzenimin doğum gününde giyecektim. | Open Subtitles | كنت سأرتدي هذه السترة في حفلة قريبي الأسبوع القادم |
Bu ceketi haftaya Yahudi kuzenimin doğum gününde giyecektim. | Open Subtitles | كنت سأرتدي هذه السترة في حفلة قريبي الأسبوع القادم |
Bu ceketi beni, sevdiklerim tarafından incitilmekten korumak için bir zırh görevi görmesi için satın almıştım. | Open Subtitles | حينما اشتريت هذه السترة كان يفترض أنْ تكون درعي لحمايتي مِن التعرّض للأذى مِنْ أولئك الذي أحبّهم |
Bu ceketi almadan önce sponsorunu aramalıydın. | Open Subtitles | كان عليك الاتصال بكفيلك قبل أن تشتري تلك السترة. |
Pekâlâ, bu elbiseyi ve Bu ceketi dene. | Open Subtitles | -حقاً؟ حسناً, جربي هذا الفستان مع هذا الجاكيت. |
Senin Bu ceketi giymeni istiyoruz çünkü bu senin vücut şekline daha uygun. | Open Subtitles | البسناكِ ذلك المعطف لأنه مناسب أكثر لجسدك |