| Bu dağların her bir santimini biliyorum. Bırak aralarına sızayım da Hans'ın neyin peşinde olduğunu anlayayım. | Open Subtitles | أعرف كلّ بوصة مِنْ تلك الجبال دعيني أتسلّل وأتحرَّ نواياه |
| Bu dağların her bir santimini biliyorum. Bırak aralarına sızayım da Hans'ın neyin peşinde olduğunu anlayayım. | Open Subtitles | أعرف كلّ بوصة مِنْ تلك الجبال دعيني أتسلّل وأتحرَّ نواياه |
| Bu dağların altında bir yerlerde cennet ve cehennem kapılarının arasında bir efsane yaşarmış. | Open Subtitles | *.وفقاً للأسطورة، في مكاناً ما أسفل تلك الجبال* *.هناك |
| Ve aslına bakarsak Bu dağların sadece birkaçının zirvesine tırmanılıp keşfedildi. | TED | وفي الواقع، القليل فقط من هذه الجبال تم تسلقها واكتشافها. |
| Görüyorsunuz, orada, Bu dağların zirvelerinde bir avuç küçük köy var. | Open Subtitles | يمكنك ان ترى هنا وعلى قمم هذه الجبال هناك حفنة من القرى الصغيرة |
| Bu dağların ardında 100 kişi var. | Open Subtitles | ... هناك 100شخص وراء تلك الجبال |
| Bu dağların ardında düşmanlar var. | Open Subtitles | وراء تلك الجبال العدو. |
| Ve şimdi karımla birlikte Bu dağların yalnızlığındaki, bu küçük kulübeye çekildik. | Open Subtitles | ، و الآن أنا و زوجتي سكنا في كوخ صغير في هذه الجبال |
| Bu dağların her yerini bilirim. Belki ava gideriz. | Open Subtitles | أعرف هذه الجبال لربما سنقوم بالقليل من الصيد |
| Sonradan Bu dağların arasında buzullar oluştu. | Open Subtitles | وبعدها نشأت الأنهار الجليدية على هذه الجبال |
| Bu dağların üzerinden geçemeyiz. Orada buz ve kayadan başka bir şey yok. | Open Subtitles | لا يمكنكم صعود هذه الجبال, فلا شيء هناك سوى الثلج والصخور. |