"Kustu ve yere yığıldı" ha? Bu daha önce hiç olmamıştı. | Open Subtitles | لقد تقيأت وانكمشت على نفسها لم يحدث هذا من قبل |
Bu daha önce hiç olmamıştı. | Open Subtitles | لم يحدث هذا من قبل. |
Bu daha önce hiç olmamıştı . | Open Subtitles | لم يحدث هذا من قبل |
Bu daha önce hiç olmamıştı yoksa bugün uğursuz bişeylermi olacak | Open Subtitles | هذا لم يحدث أبداً من قبل أتمنى ألا يكون هذا نذير شؤم لما سيحدث في هذا اليوم |
Bu daha önce hiç olmamıştı. | Open Subtitles | هذا لم يحدث أبداً من قبل |
- Bu daha önce hiç olmamıştı. | Open Subtitles | لم يحدث هذا من قبل |
Bu daha önce hiç olmamıştı, bir kez bile. | Open Subtitles | ! لم يحدث هذا من قبل و لا مرة |
Ve ulusal televizyon kanalı yayına girmesine beş dakika kala men edildi. Bir filmmiş gibi, mahkeme emri haber masasının üstüne konuldu ve haber spikeri de şaşkın "Bu daha önce hiç olmamıştı. Şimdi ne yapacağız?" | TED | وقد أُنذر التلفزيون القومي قضائياً قبل خمسة دقائق من بداية البث على الهواء . مثلما يحدث في الأفلام , جاء الإنذار القضائي إلى غرفة الأخبار، وقارئ الأخبار كان مثل , " هذا لم يحدث أبداً من قبل . |