Kendisi bu dosyadan alındı ve tam maaşlı olarak görevine son verildi. | Open Subtitles | لقد تم إبعادها عن القضية وتم تأجيزها مع راتب كامل |
- Evet, öyle düşünüyorum ve onun bu dosyadan uzak tutulmasını istiyorum. | Open Subtitles | نعم, أظن ذلك وأريده أن يبقى بعيدًا عن القضية |
Hasta olduğumu öğrenirlerse beni bu dosyadan alırlar. | Open Subtitles | إن عرفوا أني مريض سيبعدوني عن القضية |
Ben onunla konuşurum. Mark ve Beth, insanların bu dosyadan haberdar olması için çırpınıyor. | Open Subtitles | سأتحدث معها، (مارك) و (بيث) كانوا يائسين يريدون أن يعرفوا الناس عن القضية |