Ceket dahil bütün Bu kıyafetin, bana maliyeti 55$, ve bütün hafta giyeceklerim arasında en pahalısı buydu. | TED | فكل ملابس تلك مع السترة كلفتني 55 دولار وقد كان هذا الزي هو الاغلى في هذا الاسبوع |
Bu kıyafetin içindeyken tanıyamıyorum onu. | Open Subtitles | لا يمكنني التعرف عليه في هذا الزي |
Bu kıyafetin bize felaket getireceğini sana söylemiştim. | Open Subtitles | قلت لك بأن هذا الفستان سيجلب الحزن |
Bu kıyafetin içinde baş döndürüyorsun. | Open Subtitles | تبدين مذهلة في هذا الفستان |
Bu kıyafetin temiz kalmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يظل هذا الثوب أنيق أمى |
Bu kıyafetin masrafını ben karşılayamam. | Open Subtitles | أني لا أستطيع تحمل تكلفة هذا الثوب |
Baştan böyle yüksek sesle konuşsaydın, Bu kıyafetin içinde olmazdım. | Open Subtitles | إن تحدثت بهذا الصوت من البداية لما إرتديت هذا القميص |
Yani Bu kıyafetin seksi olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | -إذاً تعتقدين أن هذا الزي مثير؟ |
Bu kıyafetin Jake'e uygun olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هذا الزي ملائماً لـ(جايك) |
Bu kıyafetin amacı, sizin günlük algılarınızı kapatmaya yardımcı olmak ve sizi her şeyden ayırdığını sandığınız olağan kimliğinizden vazgeçmenizi sağlamak. | Open Subtitles | فائدة هذا الزي يا سيد (ماركوفيزكي) هو مساعدتك على التخلص من... مفاهيمك اليومية، و جعلك تتخلى عن هويتك الحقيقية... التي تظن أنها تعوقك عن كل شيء |
Bu kıyafetin içinde çok iştah kabartıcı görünüyorsun. | Open Subtitles | - أتعلمين انك مبهرة في هذا الفستان ... . |
Evet, Bu kıyafetin kazanmasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | {\pos(192,210)}لن أدع هذا الفستان ينتصر |
Bu kıyafetin içinde kendimi çok aptal hissediyorum. | Open Subtitles | أشعرُ بغباءٍ في هذا الثوب. |
Baştan böyle yüksek sesle konuşsaydın, Bu kıyafetin içinde olmazdım. | Open Subtitles | إن تحدثت بهذا الصوت من البداية لما إرتديت هذا القميص |