"bu kaltak" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه العاهرة
        
    • تلك العاهرة
        
    • هذه الحقيرة
        
    • تلك السافلة
        
    • هذه السافلة
        
    • هذه الساقطة
        
    Bana kardeşinin olmadığı zamanlarda karanlıkta bu kaltak şeytanla neler yaptığından bahset. Open Subtitles و عن كل الأشياء التي فعلتها أنت و هذه العاهرة في الظلام
    Lanet olsun, bu kaltak çok kan kaybetmiş. Open Subtitles اللعنة ,هذه العاهرة خسرت الكثير من الدماء
    Lanet olsun, bu kaltak çok kan kaybetmiş. Open Subtitles اللعنة ,هذه العاهرة خسرت الكثير من الدماء
    bu kaltak iyi kasaya oturup hiç bir şey yapmazken, bütün iş benim üzerime kalıyor. Open Subtitles تلك العاهرة تحصل على المكافآت ولا تفعل شيئاً وأنا أقوم بكل العمل
    bu kaltak bizi neden tutuyor hala? Open Subtitles ما الذي تنتظره؟ لماذا لا تدعنا تلك العاهرة نذهب؟
    bu kaltak bana 300 bin$ borçluydu. Open Subtitles أتعلم، هذه الحقيرة تدين لي ب300 ألف دولار.
    bu kaltak, her taşak sahibi olanı mahkemeye çıkarmak istiyor. Open Subtitles هذا صحيح تلك السافلة تريد أن تأخذ كل رجل في هذه الغرفة إلى المحاكمة
    bu kaltak, gecen gece buna bıçak saplamış. Open Subtitles هذه السافلة وضعت سكين عليها الليلة الماضية
    Kalbini bazı kızlar çalacaktır, ama bu kaltak kalbini yiyecektir. Open Subtitles بعض الفتيات سيسرقون قلبك، هذه الساقطة ستأكله.
    Hem buradan çıkmış olurum hem de bu kaltak karıdan kurtulmak için biraz vakit kazanırım. Open Subtitles هذا سيخرجني من هنا وسيعطيني بعض الوقت لأتخلص من هذه العاهرة
    bu kaltak doğru düzgün İsveççe bile bilmiyor! Open Subtitles هذه العاهرة لايمكنها حتى أن تكتب بالسويدية بشكل صحيح "طفل معك"
    Jesus, bu kaltak çok güçlü ve fena hâlde cinayete meyilli. Open Subtitles ، "بعكس هذا الجبان "لافاييت الذي استوليت على جسده بالقوة يا إلهي ، هذه العاهرة قوية ولا تخشى القتل
    Tamam, ama bu kaltak kütük gibi ağır, kuzen! Open Subtitles ولكن هذه العاهرة ثقيلة جدًا يا صاح.
    Tamam, ama bu kaltak kütük gibi ağır, kuzen! Open Subtitles حسناً، ولكنّ هذه العاهرة ! ثقيلة للغاية يا صاح
    bu kaltak en fazla bir hafta dayanır. Open Subtitles أعطي هذه العاهرة أسبوعا
    Deli Göz yapmış gibi görünebilir, çünkü bu kaltak deli ama o yapmadı. Open Subtitles ربما يبدو الأمر وكأن ذات العيون المجنونة قامت بها لأن تلك العاهرة مجنونة ولكن لم تكن هي
    bu kaltak gösterinin devam etmesi için her şeyi yapar. Open Subtitles تلك العاهرة ستفعل أي شيء ليعود العرض.
    Lânet olsun, bu kaltak çok ağırmış! Open Subtitles اللعنة، هذه الحقيرة ثقيلة
    bu kaltak çantamı alıp tavana fırlatıyor, ama kimse parmağını bile oynatmıyor. Open Subtitles هذه الحقيرة القت بحقيبتي
    bu kaltak Damian'ı öldürdü. Open Subtitles تلك السافلة قتلت (داميان)..
    Sana zarar vermek istemiyorum Julia, ama bu kaltak işimi kolaylaştırmıyor. Open Subtitles لا أنوي إلحاق الأذى بك جوليا لكن هذه السافلة لا تجعل الأمر سهلا
    bu kaltak bana komplo kuruyor ama benim hayatım çalınıyor. Open Subtitles هذه الساقطة لفقت لي تهمة و سيسرقون حياتي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more