"bu karmaşanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • هذه الفوضى
        
    • تلك الفوضى
        
    • بهذه الفوضى
        
    • هذه المعمعة
        
    bu karmaşanın içinde, ikinizde de büyük bir olgunluk gördüm. Open Subtitles لقد رأيتُ الكثيرَ من النضج فيكما خلال هذه الفوضى العارمة
    Eski müdürlerden birkaçı bu karmaşanın seninle aramızdaki kin yüzünden olduğunu söylüyor. Open Subtitles بعض المدراء السابقون يقولون أن هذه الفوضى نتيجة لمشاكل سيئة بيني وبينك.
    O kız bu karmaşanın içinde yaşayamaz. Buna bir çözüm bulmalıyım. Open Subtitles تلك الفتاة لايمكنها أن تبقى في هذه الفوضى , لابد أن أتدخل
    Bir şeyler ters giderse, bu karmaşanın üzerine bir bomba at. Open Subtitles إذا لم تسر الأمور بشكل صائب ستلقي قنبلة على تلك الفوضى
    İlk etapta bunu yapmasına engel olsaydın eğer bu karmaşanın ortasında olmazdı. Open Subtitles لمْ يكن بهذه الفوضى لو منعتيه فحسب .من فعلِ ذلك بالمقامِ الأول
    İşin aslı Ted bu karmaşanın içinde olmamızın tek sebebi bana hesap defterlerinin üzerinde oynamalar yaptırmış olman. Open Subtitles سبب تواجدنا في هذه المعمعة لأنكَ جعلتني أزوّر سجّلاتك.
    bu karmaşanın içinden onurlu ve nazik bir şekilde nasıl-- Open Subtitles لا أعرف كيف سنتخلص من هذه الفوضى بشكل مشرف ولائق ,؟
    bu karmaşanın ortasında Ebu Bekir, Müslümanlara Kurandan bir ayet hatırlattı. Open Subtitles وفى وسط هذه الفوضى أبو بكر قام بتذكير المسلمين بجزء من القراّن
    Onun planı, zaten bizi bu karmaşanın içine soktu! Open Subtitles خطتها ادت بنا الى هذه الفوضى في المقام الأول
    Şimdiye kadar bunu anlayamadıysan, bu karmaşanın dışındaki tek çaren benim. Open Subtitles ان لم تكن اكتشفت ذلك لحد الان انا وسيلتك الوحيدة للخروج من هذه الفوضى
    Zaten bizi bu karmaşanın içine atan kişi benim o yüzden bırak yardım edeyim? Open Subtitles سأتولى أمر هذه الفوضى التي نحن بها في المقام الأول، لذا إسمحي لي فقط بالتعامل مع هذا، حسنا ؟
    Basıp gitseydi şu an bu karmaşanın içinde olmazdık. Open Subtitles لو أنها فقط أبتعدت، لن نكون في هذه الفوضى الآن.
    bu karmaşanın içinde o koca gemiyi asla kullanamazlar. Open Subtitles لن يقوموا بقيادة ذلك الحوض الكبير خلال هذه الفوضى
    Bence... yardıma ihtiyacı var... bu karmaşanın içinden kendini nasıl çıkarabilmesi için. Open Subtitles أعتقد.. أنهبحاجةللمساعدةفيمعرفة.. كيف يكون على سجيته في كل هذه الفوضى.
    bu karmaşanın içinde olmaz. Otur. Bana kızgınsın demek, hı? Open Subtitles ليس مع كل هذه الفوضى أجلس تحت أنتى غاضبا منى أنت لا ترغب للقيام بذلك معي الآن
    Beni bu karmaşanın... ortasına atmak için mi getirdin buraya? Open Subtitles هل أحضرتني إلى هنا لترميني وسطَ هذه الفوضى وحسب؟
    Nasıl bu karmaşanın içine sürüklendik? Open Subtitles كيف أصبحنا فى تلك الفوضى بحق الجحيم؟
    Tüm bu karmaşanın içinde sen ne yapardın? Open Subtitles لماذ ا كان عليك عمل كل تلك الفوضى...
    bu karmaşanın en üzücü yanı ne, biliyor musun? Gerçek dostlarımdan biriydin. Open Subtitles أسوأ شيء بهذه الفوضى أنك كُنت صديقي الوحيد
    Tüm mahalle bu karmaşanın içindeydi. Open Subtitles الحي كله كان في هذه المعمعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more