Bu kasetin konusu olan kişi sinsi sihrini konuşturduğunda öyle hissediyordum. | Open Subtitles | حسناً، عندما استعمل موضوع هذا الشريط سحره الخبيث هذا كان شعوري |
Bu kasetin yetenekli ellerde düzenlenmesini sağlayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | ساتأكد من أن تعديل هذا الشريط سيكون بشكل ذوقي |
Tanıtımda Bu kasetin, çift olarak iletişimimizi artıracağı söyleniyordu. | Open Subtitles | في الاعلان التلفزيوني يقولون ان هذا الشريط سوف يساعدنا على التواصل بشكل افضل كزوجين. |
1928 civarında, Bu kasetin bulunduğu yerlerde keşfedilmiş olması gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تكتشف في عام 1928 قريب من المكان الذي يعثر فيه على هذا الشريط |
Ama Bu kasetin hiçbir yerinde polisler Lila'nın boğulduğunu söylemiyorlar. | Open Subtitles | لكن ولا في اي جزء من شريط الإعتراف المحققون قالوا ان (ليلى) خنقت |
Bu kasetin gerçekten olduğundan emin miyiz? | Open Subtitles | هل نعلم اصلاً بأن هذا الشريط فعلاً موجود ؟ |
Bu kasetin gerçek olduğunu kabul edemeyiz. | Open Subtitles | نحن لانستطيع تاكيد هذا الشريط. |
Dünyada Bu kasetin sadece 2 adet kopyası var. | Open Subtitles | هناك نسختين من هذا الشريط في هذا العالم |
Bu kasetin özelliği ne ki? | Open Subtitles | لماذا هذا الشريط خاص جداً؟ |
Chuck, Bu kasetin neyi başardığından emin değilim. | Open Subtitles | (تشاك)، هذا الشريط.. لا أعلم بالضبط ماذا يحقق. |
Bu kasetin içerisinde Lee'nin ifadesi var. | Open Subtitles | (هذا الشريط يحتوي على دلالة (لي |
Ama Bu kasetin hiçbir yerinde polisler Lila'nın boğulduğunu söylemiyorlar. | Open Subtitles | لكن ولا في اي جزء من شريط الإعتراف المحققون قالوا ان (ليلى) خنقت |