"bu olurdu" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيكون هذا
        
    • تلك ستكون
        
    • يمكنك اتخاذ
        
    • كان ذلك ليكون
        
    • قاض التى
        
    • فترة الانتظار
        
    Evet, geçmişe dönüp değiştirebileceğim bir şey varsa, o da bu olurdu. Open Subtitles نعم , لو استطيع الرجوع بالزمن واغير شيء واحد كبير سيكون هذا واحد كبير
    Bir suikastçı olsaydın duyacağın son ses bu olurdu. Open Subtitles ان كنت قاتلاً ، سيكون هذا اخر صوتٍ ستسمعة.
    Bu küçük hediye için en iyi açıklama bu olurdu. Open Subtitles سيكون هذا هو التفسير المثاليّ لهذه الهديّة الصغيرة
    Seçim kampanyanın en sevdiğim diğer anı bu olurdu. Open Subtitles إن تلك ستكون لحظتي المفضلة الثانية في حملتكَ
    Benim... benim de tavsiyem bu olurdu. Open Subtitles تلك ستكون نصيحتي أيضاً
    K.çını kurtarmaya çalışan bir hastane yöneticisi olsaydım, kararım bu olurdu. Open Subtitles لكن يمكنك اتخاذ هذا القرار فقط إن كان هناك مدير يحميك
    Benim bakış açıma göre şu ana kadarki en fena şey bu olurdu. Open Subtitles من منظوري كان ذلك ليكون أروع شيء على الاطلاق
    Bugün öyle şansınız olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama yok. Open Subtitles إذا كان هناك فرصة لكم لرؤية قاض التى لا توجد
    Eğer öyle bir yetkim olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama maalesef yalnızca bir yargıç bunu yapabilir. Open Subtitles إذا كان بإمكانى إلغاء فترة الانتظار لكن لسوء الحظ فقط قاض يستطيع فعل ذلك
    Okul etkinliklerine katılan insanlar olsaydık yılbaşı dansına seni davet etmek için ideal zaman bu olurdu. Open Subtitles تعلمين, لو كنا من النوع الذي يمارس وظائف بالمدرسة... سيكون هذا الوقت المناسب... لأطلب منكِ مرافقتي للحفل الراقص.
    Yapacağın son şey bu olurdu. Open Subtitles سيكون هذا أخر شيء تفعله
    Asıl ihanet bu olurdu. Open Subtitles تلك ستكون الخيانة
    Bu süre içerisinde onu dikkatli bir biçimde izleseydin, kararın bu olurdu. Open Subtitles يمكنك اتخاذ قرار المراقبة فقط حالياً
    Bugün öyle şansınız olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama yok. Open Subtitles إذا كان هناك فرصة لكم لرؤية قاض التى لا توجد
    Eğer öyle bir yetkim olsaydı, söyleyeceğim şey bu olurdu ama maalesef yalnızca bir yargıç bunu yapabilir. Open Subtitles إذا كان بإمكانى إلغاء فترة الانتظار لكن لسوء الحظ فقط قاض يستطيع فعل ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more