bu tanığı çağırmanız için yasal sınırları zorladım. | Open Subtitles | أيها المستشار، أعطيتك خط عرض عريض في دعوة هذا الشاهد |
bu tanığı kabul ederek size yeterince ayrıcalık tanıdım. | Open Subtitles | لقد منحتك كثيراً عندما سمحت بحضور هذا الشاهد |
Sayın Yargıç korkarım ki bu tanığı geri çekmem gerekiyor ve o söylediğiniz şeyleri de yapmam gerekecek. | Open Subtitles | أنا أخشى أنه علي سحب هذا الشاهد وأنا سأذهب لهذه الأشياء التي قلت أنه يجب أن أذهب إليها |
O halde, bu tanığı kürsüye çağıralım, | Open Subtitles | ..إذًا نحن نستدعي هذه الشاهدة إلى منصة الشهود |
Aslında hayır Sayın Yargıç. İtirazlarımızı geri alıyoruz bu tanığı diğer jürinin önüne tekrar çıkmasını istiyoruz. | Open Subtitles | بالواقع لا، حضرة القاضي، نسحب إعتراضنا، ونطلب أن نُعيد هذه الشاهدة أمام الهيئة الأخـرى. |
Sayın Yargıç korkarım ki bu tanığı geri çekmem gerekiyor ve o söylediğiniz şeyleri de yapmam gerekecek. | Open Subtitles | حسناً ، حضرتك أنا أنا أخشى أنه علي سحب هذا الشاهد وأنا سأذهب لهذه الأشياء التي قلت أنه يجب أن أذهب إليها |
Eğer bu tanığı birisi yönlendirdiyse tanrı size yardım etsin. | Open Subtitles | ـ ليساعدك الرب إذا أحداً ما يُلقن هذا الشاهد |
bu tanığı korumak zorundayız. | Open Subtitles | ينبغي أن نحمي هذا الشاهد |
Sanırım bu tanığı artık gönderebiliriz. | Open Subtitles | أظننا نستطيع صرف هذا الشاهد |
Bakın, bu tanığı aşırı koruma olayına hiç gerek yok. | Open Subtitles | انظر في هذه الشاهدة الإفراط في حماية شيء ليس له لزوم تماما |