Peki bu tartışmayı başlatırken amacın ne olduğunu düşünüyordun? | Open Subtitles | إذن برأيك ماهو الغرض من هذا الجدال ؟ أنك أنتي التي بدأتي؟ |
Gerçekten de bu tartışmayı mahkemede yapmak ister misiniz? | Open Subtitles | أتودّ حقيقةً تصعيد هذا الجدال في قاعة المحكمة؟ |
Noel'deyiz. bu tartışmayı, tekrar tekrar tekrarlamak zorunda mıyız? | Open Subtitles | أيتوجّب علينا الخوض في هذا الجدال مرّةً أخرى و أخرى؟ |
bu tartışmayı yaptığım için kendime inanamıyorum bile! | Open Subtitles | أنا لا أصدق حتى أني طرق قي هذه المناقشة. |
Neden bu tartışmayı tekrar açmak zorundayız bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعلم لماذا علينا أن نخوض هذا النقاش مجدداً |
Şimdi bu tartışmayı, Krusty kampanyası reklamıyla sonuçlandırıyoruz. | Open Subtitles | سنختتم هذه المناظرة بإعلان من حملة كرستي |
bu tartışmayı plajdayken yaptık James. | Open Subtitles | قد ناقشنا هذا الأمر بالفعل عند الشاطئ يا (جيمس) |
Sen okula geri dönüyorsun. bu tartışmayı kazanamazsın. | Open Subtitles | أنتِ سوف تعودين للتعلم - لن تفوز بهذا الجدال - |
Yanılıyor muyum, yoksa biz bu tartışmayı daha önce yapmadık mı? | Open Subtitles | هل انا مخطأ, ام اننا لم نقم بهذا النقاش من قبل؟ |
Bak, biraz sakin olur musun? Ve de, ve de, bu tartışmayı oğlumun önünde yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | وأنا لا أريد أن أحظى بهذه المحادثة أمام ابني |
Sen daha 13 yaşındaydın. bu tartışmayı kazanmaya çalışma hiç. | Open Subtitles | لقد كنت في الثالثة عشر من عمرك لاتحاول أن تنتصر في هذا الجدال |
Bu tuhaf terli arkadaşın, onu sadece bu tartışmayı kazanmak için çağırdığını duyunca çıldıracak, farkındasın değil mi? | Open Subtitles | أتعرفي , عندما صديقتك الغريبة اللطيفة تلك تكتشتف انكِ تستخدميها فقط لتربحي هذا الجدال, سوف تنزع بشدة |
Benim önerilerim bu tartışmayı bana karşı kazanmanıza yardımcı olabilir. | Open Subtitles | اقتراحي , قد يساعدك في أن تتغل علي في هذا الجدال |
Duygusal şantaja başvurarak bu tartışmayı kazanamazsın. | Open Subtitles | لن تكسبي هذا الجدال باللجوء إلى الابتزاز العاطفي |
Sayın Yargıç, Bayan Foster'la bu tartışmayı uzun zaman önce yapmıştık. | Open Subtitles | حضرة القاضيان (خُضنا أنا والآنسة (فوستر هذا الجدال منذ زمنٍ طويل. |
bu tartışmayı en iyi sürdürmenin yolu şarkı söylemek. | Open Subtitles | أظن بأن هذا الجدال .سيكون أفضل بأغنية |
Ve, evet, bir gün buraya taşınmak benim bir parçam ve neden biz bu tartışmayı bir hapishane hücresinde ve Şükran Günü'nde yapıyoruz? | Open Subtitles | و نعم .. هنالك جزء مني يريد ان ينتقل إلى هنا يوم ما و لماذا نجري هذه المناقشة في زنزانه في يوم عيد الشكر ؟ |
bu tartışmayı olması gerektiği gibi halkın önünde yaparım. | Open Subtitles | سأعقد هذه المناقشة أمام الناس، بالمكان المناسب |
Pekala,yeter.Duymak istemeyeceğin şeyler söylemeden bu tartışmayı bitirelim. | Open Subtitles | إسمع ، لنأجل هذه المناقشة قبل أن أقول كلامًا لا ترغب بسماعه |
- Dediklerinizi iyi anlıyorum ama bu tartışmayı yaptığımızdan beri size bir soru sormak istiyordum. | Open Subtitles | أنا متفهمة جيدًا ولكن بما أننا نخوض هذا النقاش |
Açıkça, bu tartışmayı oyun değiştiricisi gibi yönetiyor. | Open Subtitles | من الواضح أنها تعد هذه المناظرة وكأنها لها أهمية كبرى |
bu tartışmayı sahilde yapmıştık James, ve sen kaybettin çok kötü bir hata yapıyorsun. | Open Subtitles | قد ناقشنا هذا الأمر بالفعل عند الشاطئ يا (جيمس) -وقد غُلبتَ -إنّك تقترف خطأ فادحاً |
bu tartışmayı hayatta kazanamazsın. | Open Subtitles | لن تفوز ابدا بهذا الجدال |
Eğer, kadın bir başkan kocasını tayin etmiş olsaydı bu tartışmayı yapıyor olmazdık. | Open Subtitles | لن تقومي بهذا النقاش إن عينت رئيسة أنثى زوجها |
bu tartışmayı oğlumun önünde yapmayacağız. | Open Subtitles | لن نقوم بهذه المحادثة أمام ابني |