"bu ucuz" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرخيصة
        
    • الرخيص
        
    Bu ucuz bir gözlük çifti bunu Venice Beach Boardwalk'ta satın aldık, biraz bakır kablo ve Home Depot ve Radio Shack'tan biraz malzeme. TED هذا هو زوج من النظارات الشمسية الرخيصة التي اشتريناها من ممر شاطئ فينيسيا ، وبعض الأسلاك النحاسية وبعض الاشياء من هوم ديبوت وراديو شاك.
    Bu adamlar Bu ucuz otellerde uzun yıllardır kalıyorlardı. TED حيث أقام شباب بهذه الفنادق الرخيصة لعقود.
    En iyisini getirin dedim, Bu ucuz şeyi mi getiriyorsunuz? Hadi. Open Subtitles لقد قلت لك أن تحضر اغلى ما عندك ما هذه القاذورات الرخيصة
    Yani ofiste milyonlarca bulunan Bu ucuz kalemi mi diyorsun? Open Subtitles أتقصد القلم الرخيص والصغير والذي نملك منه الملايين في مخزن المكتب؟
    Hey, Bay Rehber. Bu ucuz şiirlerinle amacınıza ulaşmayacaksın haberin olsun ! Open Subtitles مرحبا ايها المرشد ، شعركَ الرخيص لن يوصلك الى أي مكان.
    Bu ucuz olan önerimdi. Çin yemeği ucuz önerimdi. Open Subtitles ذلك كان إقتراحي الرخيص , الأكل الصيني كان إقتراحي الرخيص
    Bu ucuz numaranın işe yarayacağını düşündü ama hayır. Open Subtitles لقد اعتقد بأن هذه الخدعة الرخيصة أفلحت معنا لكـــن . لا
    Amerika'dan gelen Bu ucuz mısırla baş edemediler. Open Subtitles لم يستطيعوا ان يتنافسوا مع الذرة الامريكية الرخيصة
    Bu ucuz ve kolay enerjiye ulaşım fikrinin ortaya çıkışı ki bu durum aslında milyarlarca kölenin 24 saat çalışması anlamına gelir geçtiğimiz yüzyılda dünyayı köklü bir şekilde değiştirdi ve nüfus 10 kat arttı. Open Subtitles وصول هذه الطاقة الرخيصة و السهلة والتي بالمناسبة توازي مليارات من العبيد الذين يعملون على مدار الساعة،
    Bu ucuz buluşmayı her ortamda tanırım. Open Subtitles يمكنني التعرّف على تلك الصبغة الرخيصة في أي مكان
    Bu ucuz çikolatalar uykumu getirdi evlat. Sanırım biraz kestireceğim. Open Subtitles هذه الشوكولاتة الرخيصة تجعلني أشعر بالنوم أعتقد أنني سأخذ قسطا من النوم
    Bu ucuz ve küçük bataryayı sonuna kadar zorladık herhâlde. Open Subtitles يبدو أننا استخدمنا هذه البطارية الرخيصة الى اقصى طاقتها
    Bu ucuz numaraların gerçekten büyü olduğuna mı inanıyorsunuz? Open Subtitles أتصدقون حقاً بحيل المؤسسات التجارية الرخيصة بالحديث عن السحر حقيقي ؟
    Ve Bu ucuz incik,boncuğunda sizi kurtaramıyacak ne yazık ki. Open Subtitles أخشى أن هذه الحلية الرخيصة لن تنقذ أيّ أحد.
    Zaten yaklaşık 20 eyalette özel müteşebbisler gelip Bu ucuz güneş hücrelerini çatılarınıza ücretsiz koyacaklar ve bu sizin faturanıza yarayacak. TED و بالفعل, في نحو 20 ولاية سوف يأتي إليك المركبين من القطاع الخاص ليضعون تلك الخلايا الشمسية الرخيصة على سطحك دون أن تدفع شيئاً و سيتجاوزون فاتورة الكهرباء والماء الخاصة بك
    Ne zaman yardım etmek istersen edebilirsin. Çünkü Bu ucuz değil. Open Subtitles في أي وقت ستساهم وستساعد فيه والترحيب ليس بالشيء الرخيص
    Ben Bu ucuz ve anlamsız seks teklifin üzerine bir kafa yorayım. Open Subtitles دعني أفكّر في عرض الجنس الرخيص والتافه هذا
    Ben Bu ucuz ve anlamsız seks teklifin üzerine bir kafa yorayım. Open Subtitles دعني أفكّر في عرض الجنس الرخيص والتافه هذا
    Bu, Bu ucuz viskilere biraz endam eklemeli. Open Subtitles حسنٌ ، يفترض بهذا إضافة بعض الوزن لهذا النبيذ الرخيص
    Tüm Bu ucuz ve kirli numara senin başının altından çıktı. Open Subtitles الحدث الرخيص والقذر بأكمله بدأ وانتهى بسببك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more