| Doku incelemesinde, bu yaraların delik değil yanık yaraları olduğu ortaya çıktı. | Open Subtitles | دراسة الأنسجة في هذه الجروح يدل على أنها حروق و ليست ثقوب |
| Yeniden yapılanmalar bu yaraların bir kaç yıllık olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | اعادة العرض يوحي أن هذه الجروح تعود لبضعة سنوات فاتت |
| Sizce bu yaraların herhangi bir doğaüstü güçle bağlantısı var mı? | Open Subtitles | وهل ربطت هذه الجروح بشيء له دلالات فائقة للطبيعة؟ |
| Tüm bu yaraların olması için, biri, ona yeterince yaklaşabilmiş. | Open Subtitles | و لكن شخص ما إستطاع الإقتراب منه بشكل كافي ليسبب كل هذه الجروح |
| bu yaraların kasten olmadığına dair bir iz var mı? | Open Subtitles | أي فرصة أن هذه الجروح ليست شرعي؟ |
| bu yaraların açıları yüz üstü yattığını gösteriyor. | Open Subtitles | زاوية هذه الجروح iتشير إلى أنها كانت ممدة |
| bu yaraların tamamına yakını ölüm anında olmuş. | Open Subtitles | حدثت معظم هذه الجروح قرابة زمن الوفاة. |
| bu yaraların hiçbiri ölümcül değil. | Open Subtitles | لم تكن اي من هذه الجروح قاتلة |
| Adli tabip kesin konuşamıyor ama bu yaraların Davis'in aracında bulunan aletlerle ve makine parçalarıyla uyumlu olabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | القاضيّ الجائيّ لم يتمكن من تحيد ذلك بشكل تام، ولكنهُ إقترح إن هذه الجروح قد تكون متشابهة مع نوع الادوات و قطع المكائن التي وجدت في صندوق شاحنة (ديفيز). |